Sure 4: Kadınlar (El-Nisã’)
En Lütufkâr, En Merhametli olan Tanrı’nın adıyla
[4:1] Ey insanlar! Sizi tek bir
varlıktan yaratan ve ondan da eşini yaratan, sonra o ikisinden birçok erkek ve
kadın yayan Rabbinizi gözetin. Adına yemin ettiğiniz TANRI’yı
sayıp gözetin ve ana-babayı sayıp gözetin. TANRI sizi
izlemektedir.*
Yetimleri Sayıp Gözetin
[4:2] Hakları olan mal-mülkleri yetimlere devredin.
Kötüyü iyinin yerine koymayın ve onlara ait mal-mülkleri kendinizinki ile
birleştirip tüketmeyin. Bu büyük bir haksızlık olur.
Çok Eşlilik İçin Gerekçeler*
[4:3] Yetimler için en iyisinin o olduğunu düşünüyorsanız anneleri ile evlenebilirsiniz—ikişer, üçer veya dörder evlenebilirsiniz. Haksızlık yapmaktan korkuyorsanız sadece bir taneyle veya hâlihazırda sahip olduğunuzla yetinin. Buna ek olarak, böylelikle maddi sıkıntıyı da engelleyebilirsiniz.
[4:4] Kadınlara gereken
mehirlerini adil bir şekilde verin. Eğer kendi istekleriyle herhangi bir şeyden
cayarlarsa onu kabul edebilirsiniz; bu sizin meşru hakkınızdır.
[4:5] TANRI’nın sizi koruyucu olarak görevlendirdiği mal-mülkleri, olgun olmayan
yetimlere vermeyin. Siz onların geçimlerini bunlardan sağlayın, onları giydirin
ve onlara nazik davranın.
[4:6] Ergenliğe ulaştıklarında
yetimleri test edin. Onları yeterince olgun bulunca vakit kaybetmeden onlara
mal-mülklerini verin. Onlar büyümeden önce, mal-mülklerini alelacele savurganlıkla
tüketmeyin. Zengin vasî ücret almasın, fakat fakir vasî adil bir şekilde ücret
alabilir. Onlara mal-mülklerini verdiğiniz zaman şahitleriniz olsun. Hesap
Görücü olarak TANRI yeter.
Kadınların Miras Hakları
[4:7] Erkekler, ana-babanın ve
akrabaların geride bıraktıklarından bir pay alır. Kadınlar da ana-babanın ve
akrabaların geride bıraktıklarından bir pay alacaktır. Miras ister az olsun
ister çok olsun, belirli bir payı (kadınlar almalıdır).
[4:8] Mirasların dağıtımı sırasında eğer akrabalar, yetimler ve muhtaç kimseler hazır bulunuyorlarsa onlara da ondan verin ve onlara nazik davranın.
[4:9] Arkalarında bırakmaları durumunda kendi evlatları için endişe edenler TANRI’yı gözetsinler ve adil olsunlar.
[4:10] Yetimlerin mallarını haksız yere yiyenler karınlarının içine ateş doldururlar ve Cehennemde acı çekeceklerdir.
Eğer Hiçbir Vasiyet Bırakılmamışsa*
[4:11] TANRI, evlatlarınızın yararı için bir vasiyet hükme bağlamıştır; erkek,
kadının payının* iki katını alır. Mirasçılar sadece kadın olup
ikiden fazla iseler mirasın üçte-ikisini alırlar. Eğer geriye sadece bir kız
çocuğu kalmış ise yarısını alır. Eğer ölen kişi herhangi bir çocuk bırakmışsa,
ölen kişinin ana-babalarının her biri mirasın altıda-birini alır. Eğer hiç
çocuk bırakmamışsa ve ana-babaları tek mirasçıları ise anne üçte-bir alır. Eğer
kardeşleri varsa o zaman anne altıda-bir alır. Tüm bunlar, ölenin yaptığı herhangi
bir vasiyetin* yerine getirilmesinden ve tüm borçların ödenmesinden sonradır.
Ana-babanız ve çocuklarınız söz konusu olduğunda, sizin için hangisinin
gerçekten en iyi ve en faydalı olduğunu bilmezsiniz. Bu, TANRI’nın
yasasıdır. TANRI Her Şeyi Bilendir, En Bilge
Olandır.
Eşler İçin Miras
[4:12] Eğer çocukları yoksa hanımlarınızın geriye bıraktıklarının yarısını alırsınız. Eğer çocukları varsa bıraktıklarının dörtte-birini alırsınız. Tüm bunlar, onların bıraktığı herhangi bir vasiyetin yerine getirilmesinin ve tüm borçların ödenmesinin sonrasındadır. Eğer sizin çocuklarınız yoksa onlar geride bıraktıklarınızın dörtte-birini alırlar. Eğer çocuklarınız varsa onlar miras bıraktığınızın sekizde-birini alırlar. Tüm bunlar, sizin bıraktığınız herhangi bir vasiyetin yerine getirilmesinin ve tüm borçların ödenmesinin sonrasındadır. Eğer ölen kadın veya erkek yalnız yaşayan biri ise ve kadın veya erkek iki kardeşini geride bıraktıysa, onlardan her biri mirasın altıda-birini alır. Eğer daha fazla kardeş varsa o zaman mirasın üçte-birini eşit bir şekilde paylaşırlar. Tüm bunlar, herhangi bir vasiyetin yerine getirilmesinin ve tüm borçların ödenmesinin sonrasındadır, ki böylelikle kimse zarar görmemiş olur. Bu, TANRI tarafından hükme bağlanmış olan bir vasiyettir. TANRI Her Şeyi Bilendir, Hoşgörülüdür.
Tanrı Bizimle Elçileri Aracılığıyla Haberleşir
[4:13] Bunlar TANRI’nın
yasalarıdır. Kim TANRI’ya ve elçisine itaat ederse, O
onları içinde ebedi kalacakları, akan nehirleri olan bahçelere kabul eder. Bu
en büyük zaferdir.
[4:14] TANRI’ya ve elçisine itaatsizlik eden ve O’nun yasalarını çiğneyen kişiye
gelince, onu da içinde ebedi kalacağı Cehenneme kabul edecektir. O, utanç
verici bir azabı üzerine çekmiştir.
Sağlık Karantinası
[4:15] Kadınlarınızdan zina suçu
işleyenler için aranızdan onlara karşı dört şahidiniz olmalıdır. Eğer onlar şahitlik
ederlerse, o zaman bu gibi kadınları ölünceye kadar veya TANRI onlara
bir çıkış yaratıncaya kadar evlerinde tutun.*
[4:16] Zina suçu işleyen çift cezalandırılsın.* Eğer tövbe edip kendilerini düzeltirlerse onları yalnız bırakın. TANRI Günahtan Kurtarandır, En Merhametli Olandır.
Tövbe
[4:17] Tövbe, TANRI tarafından,
günaha cehaletten dolayı düşüp de ardından hemen tövbe eden kişilerden kabul
edilir. TANRI onları günahın bedelinden
kurtarır. TANRI Her Şeyi Bilendir, En Bilge Olandır.
[4:18] Ölüm kendilerine gelinceye kadar günah işleyen, ardından da “Ben şimdi tövbe ettim” diyenlerin tövbesi kabul edilmez. İnkârcı olarak ölenlerinki de kabul edilmez. Bunlar için acı veren bir azap hazırladık.
[4:19] Ey iman edenler! Kadınların
geride bıraktıklarına, onların iradelerine aykırı olarak mirasçı olmanız size
helal değildir. Onlar ispatlanmış bir zina suçu işlemedikçe onlara vermiş
olduğunuz herhangi bir şeyden vazgeçmeye onları zorlamayın. Onlara güzel
davranın. Eğer onlardan hoşlanmıyorsanız, TANRI’nın, içine birçok
hayır yerleştirdiği bir şeyden hoşlanmıyor olabilirsiniz.
Kadınlar İçin Koruma
[4:20] Eğer mevcut eşinizin yerine başka bir eş ile evlenmek istiyorsanız ve onlardan birine çokça vermişseniz, ona vermiş olduğunuz herhangi bir şeyi geri almayın. Hileyle, kötü niyetle ve günah işleyerek mi onu geri alacaksınız?
[4:21] Birbirinizle içli dışlı
olduktan ve onlar sizden ciddi bir söz aldıktan sonra nasıl olur da geri alabilirsiniz?
Babaya Saygı
[4:22] Daha önce babalarınızla
evli olan kadınlarla evlenmeyin, çünkü bu büyük bir suçtur ve iğrenç bir
davranıştır—mevcut evlilikler muaf tutulmuştur ve parçalanmamalıdır.
Ensest Yasaklanmıştır
[4:23] Size (evlilikte) haram kılınmış olanlar şunlardır; anneleriniz, kızlarınız, kız kardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, erkek kardeşlerinizin kızları, kız kardeşlerinizin kızları, sizi emziren anneleriniz, sizinle aynı kadını emen kızlar, eşlerinizin anneleri, kendileri ile gerdeğe girdiğiniz eşlerinizin kızları—eğer gerdeğe girmemişseniz kızları ile evlenebilirsiniz. Genetik oğullarınızla evlenmiş olan kadınlar da size haramdır. Ayrıca aynı anda iki kız kardeşle evlenmeyin—ancak mevcut evlilikleri bozmayın. TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
Karşılıklı Cazibe ve Mehir Gereklidir
[4:24] Ayrıca, size hâlihazırda
evli olan kadınlar da haramdır; sizinle savaş halinde olan inkârcı kocalarından
kaçanlar hariç.* Bunlar size TANRI’nın
buyruklarıdır. Kendilerine gereken mehirlerini ödediğiniz sürece diğer tüm
kategoriler evlilik için size helaldir. Zina etmeyerek ahlakınızı koruyun.
Bunun için onların arasından kimden hoşlanırsanız onlar için hükme bağlanan
mehri kendilerine ödeyin. Mehir ile alakalı herhangi bir ayarlamada karşılıklı
anlaşırsanız hiçbir hata işlemiş olmazsınız. TANRI Her
Şeyi Bilendir, En Bilge Olandır.
[4:25] Aranızdan iman eden hür kadınlarla evlenmeye gücü yetmeyenler iman eden köle kadınlarla evlenebilirler. İnancınız ile alakalı en iyisini TANRI bilir ve söz konusu iman olduğunda sizler birbirinize eşitsiniz. Onlarla evlenmeden önce vasîlerinden izin alın ve gereken mehirlerini adil bir şekilde onlara ödeyin. Onlar zina etmeyerek veya gizli sevgililer edinmeyerek ahlaklarını korusunlar. Evlilik yoluyla serbest kaldıklarında, eğer zina ederlerse cezaları hür kadınlarınkinin yarısı olsun.* Köle ile evlenmek, bekleyemeyen kişiler için son çare olsun. Sabretmek sizin için daha hayırlıdır. TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
[4:26] TANRI size bir şeyleri açıklamayı, geçmiş emsaller yoluyla size
rehberlik etmeyi ve sizi günahın bedelinden kurtarmayı irade eder. TANRI Her
Şeyi Bilendir, En Bilge Olandır.
Tanrı’nın Merhameti
[4:27] TANRI sizi
günahın bedelinden kurtarmayı diler, oysa şehvetlerinin peşinden gidenler sizin
büyük bir sapma ile sapmanızı dilerler.
[4:28] TANRI sizin yükünüzü hafifletmeyi diler, çünkü insan zayıf yaratılmıştır.
Cinayet, İntihar ve Gayrimeşru Kazançlar Haram Kılınmıştır
[4:29] Ey iman edenler! Birbirinizin mallarını gayrimeşru şekilde yemeyin—sadece karşılıklı rızaya dayanan alışverişler helaldir. Kendi kendinizi öldürmeyin. TANRI size karşı Merhametlidir.
[4:30] Kim kötü niyetle ve bilerek bu suçları işlerse onu Cehenneme mahkûm edeceğiz. Bunu yapmak TANRI için kolaydır.
[4:31] Size haram kılınan büyük günahları işlemekten kaçınırsanız, günahlarınızı örter ve sizi onurlu bir kabul edişle kabul ederiz.
Erkeklere de Kadınlara da Eşsiz Nitelikler Verilmiştir
[4:32] TANRI tarafından her birinize bahşedilen niteliklere imrenmeyin; erkekler belirli niteliklerden yararlanırlar, kadınlar belirli niteliklerden yararlanırlar. Size lütfunu ihsan etmesi için TANRI’ya yalvarabilirsiniz. TANRI her şeyin tamamen farkındadır.
Tanrı Tarafından Getirilen Miras Kanunlarına İtiraz Etmeyin
[4:33] Her biriniz için, ana-baba ve akrabalar tarafından bırakılan mirasa ait payları belirledik. Ayrıca evlilik yoluyla sizinle ilişkili olanlar var ya, onlara da gereken paylarını verin. TANRI her şeye şahittir.
Eşlerinize Vurmayın*
[4:34] Erkekler kadınlardan
sorumlu tutulmaktadır,** TANRI onları belirli
niteliklerle donatmış ve onları eve ekmek getiren kimseler yapmıştır. Doğru
kadınlar, TANRI’nın buyruğu olduğu için bu düzenlemeyi canı
gönülden kabul edecek ve kocalarına yokluklarında da hürmet edeceklerdir. Eğer
kadınlardan asilik görürseniz önce onlarla konuşun, sonra onları yatakta terk
etmek (gibi negatif teşviklere başvurabilirsiniz), sonra (son
bir çare olarak) onlara vurabilirsiniz. Eğer size itaat ederlerse
onlara karşı sınırı aşmanıza izin verilmemiştir. TANRI Yüceler
Yücesidir, En Büyüktür.
Evlilikle İlgili Anlaşmazlığın Hakem Yolu ile Çözülmesi
[4:35] Bir çift ayrılıktan korkarsa, erkeğin ailesinden bir hakem ve kadının ailesinden bir hakem tayin edin; eğer uzlaşmaya karar verirlerse TANRI onların bir araya gelmelerine yardımcı olacaktır. TANRI Her Şeyi Bilendir, Haberdardır.
Ana Buyruklar
[4:36] Yalnızca TANRI’ya tapın—O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana-babayı, akrabaları, yetimleri, yoksulları, ilişkili olduğunuz komşuyu, ilişkili olmadığınız komşuyu, yakın arkadaşı, seyahat eden yabancıyı ve hizmetkârlarınızı sayıp gözetin. TANRI kibirli gösterişçileri sevmez.
[4:37] Ki onlar cimrilik edenlerdir, insanları cimri olmaya teşvik edenlerdir ve TANRI’nın cömertçe verdiği nimetlerinden kendilerine ihsan ettiği şeyleri gizleyenlerdir. İnkârcılara utanç verici bir azap hazırladık.
[4:38] Onlar, TANRI’yı ve Son Gün’ü inkâr ettikleri halde bağış yaptıkları parayı sırf gösteriş amacıyla verirler. Eğer birinin yoldaşı şeytansa, bu en kötü yoldaştır.
[4:39] Onlar neden TANRI’ya ve Son Gün’e iman etmiyorlar ve neden TANRI’nın kendilerine sağladığı rızıklardan vermiyorlar? TANRI onların tamamen farkındadır.
İlahi Adalet
[4:40] TANRI bir atom ağırlığı kadar haksızlık yapmaz. Tam tersine, doğru işler için ödülü katları ile çarpar ve Kendinden büyük bir mükâfat bahşeder.
[4:41] Nitekim (yargı) günü geldiğinde her topluluktan bir tanık çağıracağız ve sen de (elçi) bu insanlar arasında tanıklık edeceksin.
[4:42] O gün, inkâr edenler ve elçiye itaatsizlik edenler yerle bir olmak isteyecekler; TANRI’dan tek bir söz gizleyemeyecekler.
Abdesti Bozanlar
[4:43] Ey iman edenler! Sarhoşken İletişim Dualarını (Namazı) yerine getirmeyin, ta ki ne dediğinizi bilinceye kadar. Seyahat amacıyla yolda olmadığınız sürece cinsel orgazmdan sonra banyo yapmadan da yerine getirmeyin; eğer hastaysanız veya yolculuk yapıyorsanız, idrar veya dışkı ile ilgili boşaltımda bulunduysanız (gaz çıkarma gibi) veya (cinsel olarak) kadınlarla temasta bulunduysanız ve su bulamıyorsanız, kuru toprağa dokunup sonra onunla yüzlerinizi ve ellerinizi silerek Teyemmüm (kuru abdest) alın. TANRI Affedicidir, Bağışlayıcıdır.
[4:44] Kutsal yazıdan bir pay alanlara dikkat ettin mi, nasıl da sapmayı seçiyorlar ve sizin de yoldan sapmanızı arzu ediyorlar?
[4:45] Düşmanlarınızın kim olduğunu en iyi TANRI bilir. TANRI tek Sahip ve Efendidir. TANRI tek Yardımcıdır.
[4:46] Yahudi olanlar arasında bazıları, kelimeleri gerçeğin ötesinde çarpıtırlar ve dinle alay etmek için dillerini eğip-bükerek “İşitiyoruz ama itaat etmiyoruz” ve “sözleriniz havaya gidiyor” ve “Raina* (çobanımız ol)” derler. Hâlbuki “İşitiyoruz ve itaat ediyoruz” ve “sizi işitiyoruz” ve “Unzurna (bizi gözet)” deselerdi bu onlar için daha hayırlı ve daha doğru olurdu. Ancak, inkârlarından dolayı TANRI’dan kınanmayı üzerlerine çektiler. Sonuç olarak çoğu iman edemez.
[4:47] Ey kutsal yazı almış
olanlar! Birtakım yüzleri sürgüne göndermeden veya Şabat Günü’ne saygısızlık
edenleri kınadığımız gibi kınamadan önce, yanınızdakini doğrulayan bunda ne
vahyettiysek ona iman edin. TANRI’nın emri yerine
getirilir.
Bağışlanamaz Günah
[4:48] TANRI putperestliği bağışlamaz,* fakat irade ettiği kişinin daha küçük suçlarını bağışlar. Kim TANRI’nın yanına putlar yerleştirirse, korkunç bir suç işlemiştir.
[4:49] Kendilerini yüceltenlere dikkat ettin mi? Ne var ki TANRI en ufak bir haksızlık yapmadan irade ettiği kişiyi yüceltir.
[4:50] Bak, nasıl da TANRI hakkında yalanlar uyduruyorlar; bu ne büyük bir suç!
[4:51] Kutsal yazıdan bir pay alanlara dikkat ettin mi? Nasıl da putperestliğe ve yanlış doktrinlere inanıyorlar, sonra da “İnkârcılar imanlılardan daha iyi rehberlik ediliyor” diyorlar.
[4:52] Onlar, TANRI’nın lanetini
üzerlerine çeken kimselerdir ve TANRI kimi
lanetlerse, sen onun için bir yardımcı bulamazsın.
[4:53] Egemenlikten bir paya mı sahipler? Eğer öyle olsaydı insanlara bir zerrecik kadar bile vermezlerdi.
[4:54] İnsanları, TANRI onlara
nimetlerini yağdırdığı için mi kıskanıyorlar? Biz İbrahim’in ailesine kutsal
yazı ve bilgelik verdik; onlara büyük bir yetki bahşettik.
[4:55] Bazıları ona iman etti, bazıları da ondan alıkoydu; bunlar için tek adil ceza Cehennemdir.
Cehennemin Alegorik Tarifi
[4:56] Şüphesiz, kim vahiylerimizi
inkâr ederse, onları cehennem ateşine mahkûm edeceğiz. Derileri ne zaman yansa
biz onlara yeni deriler vereceğiz. Böylece sürekli acı çekecekler. TANRI Kudretlidir,
En Bilge Olandır.
[4:57] İman edip doğru bir hayat sürenlere gelince, onları akan nehirleri olan bahçelere kabul edeceğiz; orada sonsuza dek kalırlar. Orada tertemiz eşleri olacaktır. Onları saadet dolu bir gölgeliğe alacağız.
Dürüstlük & Adalet Desteklendi
[4:58] TANRI, insanların size emanet ettiği herhangi bir şeyi onlara geri vermenizi emreder. Eğer insanlar arasında hükmederseniz adil bir şekilde hükmedin. En iyi aydınlanma, şüphesiz TANRI’nın size önerdiği aydınlanmadır. TANRI İşitendir, Görendir.
[4:59] Ey iman edenler! TANRI’ya itaat edin, elçiye itaat edin ve aranızdan görev başında olanlara da. Eğer herhangi bir meselede anlaşmazlığa düşerseniz, onu TANRI’ya ve elçiye havale edin, şayet TANRI’ya ve Son Gün’e iman ediyorsanız. Bu sizin için daha iyidir ve size en güzel çözümü sağlar.
İmanlılar veya İkiyüzlüler?
[4:60] Sana vahyedilene de senden önce vahyedilene de iman ettiklerini iddia edip, daha sonra putlarının haksız yasalarını savunanlara dikkat ettin mi? Onlar bu tür yasaları reddetmekle emrolunmuşlardı. Doğrusu, onları derin bir sapkınlığa sürüklemek şeytanın arzusudur.
[4:61] Onlara “TANRI’nın vahyettiğine ve elçiye gelin” denildiğinde, ikiyüzlülerin senden büsbütün uzaklaştığını görürsün.
[4:62] Kendi yaptıklarının bir sonucu olarak onlara bir musibet isabet ettiğinde nasıl olacak? Sonra sana gelip TANRI adına yemin edecekler: “Niyetlerimiz iyi ve doğruydu!”
[4:63] TANRI onların en içteki niyetlerinin tamamen farkındadır. Onlara aldırış etme, onları aydınlat ve onlara iyi tavsiyeler ver ki ruhlarını kurtarsınlar.
Kayıtsız-Şartsız Teslimiyet: Gerçek İmanlıların Özelliği
[4:64] Biz TANRI’nın iradesiyle, kendisine
itaat edilme amacı dışında hiçbir elçi göndermedik. Onlar ruhlarına kötülük
ettiklerinde sana gelselerdi ve bağışlanma için TANRI’ya dua
etselerdi ve elçi de bağışlanmaları için dua etseydi, TANRI’yı,
Günahın Bedelinden Kurtaran, En Merhametli Olan olarak bulacaklardı.
[4:65] Asla! Rabbine ant olsun ki; anlaşmazlıklarında senin hakemliğine başvurmadıkça, ardından kalplerinde hiçbir tereddüt duymaksızın senin hükmünü kabul etmedikçe onlar imanlılar değildirler. Onlar tam bir teslimiyetle teslim olmalıdırlar.
Tanrı’nın Testleri Asla Mantıksız Değildir
[4:66] Onlara “Hayatlarınızı feda edin” veya “Evlerinizi terk edin” diye hükme bağlamış olsaydık, onlardan pek azı hariç bunu yapmazlardı. (Böyle bir emir verilmiş olsaydı bile) emrolundukları şeyi yapmış olsaydılar bu onlar için daha hayırlı olurdu ve imanlarının gücünü ispatlardı.
[4:67] Ve onlara büyük bir mükâfat bahşederdik.
[4:68] Ve onlara doğru yolda rehberlik ederdik.
İmanlıların Eşitliği
[4:69] TANRI’ya ve elçiye itaat edenler, TANRI’nın nimetlendirdiği
kimseler olan—peygamberler, azizler, şehitler ve doğrular—arasındadır. Bunlar
en iyi arkadaş topluluğudur.
[4:70] Böyledir TANRI’dan nimet; TANRI en iyi Bilendir.
[4:71] Ey iman edenler! Tetikte kalın, bireysel olarak veya hep birlikte harekete geçin.
[4:72] Şüphesiz, aranızda işi ağırdan alanlar var, sonra size bir musibet dokunsa “TANRI beni nimetlendirdi de onlarla birlikte şehit edilmedim” diyeceklerdir.
[4:73] Fakat TANRI’dan
bir nimete kavuşursanız, sizinle onlar arasında sanki hiç dostluk olmamış gibi
“Keşke onlarla olsaydım, o zaman böyle büyük bir galibiyette pay sahibi
olabilirdim” derlerdi.
[4:74] TANRI uğrunda canı gönülden
savaşanlar, bu dünyayı Ahiret yararına terk edenlerdir. Kim TANRI uğrunda
savaşır, sonra öldürülür veya galibiyete erişirse, biz kesinlikle ona büyük bir
mükâfat bahşedeceğiz.
İmanlılar Korkusuzdur
[4:75] Güçsüz erkekler, kadınlar ve çocuklar: “Rabbimiz! Bizi halkı baskıcı olan bu topluluktan kurtar, Sen ol bizim Sahibimiz ve Efendimiz” diye yalvarırken neden TANRI uğrunda savaşmayasınız.
[4:76] İman edenler TANRI uğrunda savaşırlar, inkâr edenler ise zorbalık uğrunda savaşırlar. Bu nedenle şeytanın müttefikleriyle savaşın; şeytanın gücü hiçtir.
[4:77] Kendilerine,
“Siz savaşmak zorunda değilsiniz; tek yapmanız gereken İletişim Dualarını (Namazı) yerine
getirmek ve zorunlu bağışı (Zekâtı) vermektir” denilen
kişilere dikkat ettin mi? Sonra onlar için savaş hükmü verildiğinde,
insanlardan, TANRI’dan korktukları kadar, hatta daha
fazla korktular. Dediler ki “Rabbimiz! Neden bizi bu savaşa zorladın? Keşke
bize biraz daha mühlet verseydin!” De ki, “Bu dünyanın maddiyatı sıfırdır, oysa
Ahiret, doğrular için çok daha iyidir ve siz asla en ufak bir haksızlığa
uğramazsınız.”
Her Şeyi Yapan Tanrı’dır*
[4:78] Nerede olursanız olun ölüm sizi yakalayacaktır, heybetli kalelerde yaşasanız bile. Onlara iyi bir şey olduğunda “Bu, TANRI’dandır” derler; onlara kötü bir şey dokunsa seni suçlarlar. De ki, “Her şey TANRI’dan gelir.” Neden bu insanlar neredeyse her şeyi yanlış anlıyorlar?
Tanrı’dan Kötü Hiçbir Şey Gelmez
[4:79] Sana olan iyi bir şey TANRI’dandır, sana olan kötü bir şey sendendir. Biz seni insanlara bir elçi olarak gönderdik* ve şahit olarak TANRI yeter.
[4:80] Kim elçiye itaat ederse TANRI’ya itaat etmiş olur. Yüz çevirenlere gelince, biz seni onlara bekçi olarak göndermedik.
[4:81] Onlar itaat sözü verirler,
fakat senin yanından ayrılır ayrılmaz bazıları söylemiş olduklarının tersi
niyetler barındırırlar. TANRI onların en içteki
niyetlerini kaydeder. Onlara aldırış etme ve TANRI’ya
güvenip dayan. Destekleyici olarak TANRI yeter.
İlahi Yazarlığın Kanıtı
[4:82] Neden Kuran’ı dikkatle incelemiyorlar? Eğer TANRI’dan başka birinden olsaydı onda çok sayıda çelişki bulmuş olurlardı.*
Şeytanın Söylentilerine Dikkat Edin
[4:83] Güvenliği etkileyen bir söylenti önlerine geldiğinde onu yayarlar. Eğer onu elçiye ve aralarından görevli olanlara havale etselerdi, bu meselelerden anlayanlar onları bilgilendirirdi. Size karşı TANRI’nın lütfu ve merhameti olmasaydı, pek azınız hariç şeytana uymuş olacaktınız.
[4:84] TANRI uğrunda savaş; sen sadece kendi ruhundan sorumlusun ve imanlıları da aynı şeyi yapmaya teşvik et. TANRI inkâr edenlerin gücünü etkisiz hale getirecektir. TANRI çok daha güçlü ve çok daha etkilidir.
Sorumluluk
[4:85] Kim iyi bir işe aracılık ederse onun kredisinden bir pay alır ve kim kötü bir işe aracılık ederse ondan bir payı üzerine çeker. TANRI her şeyi kontrol eder.
Nazik Olmalısınız
[4:86] Bir selam ile selamlandığınızda daha iyi bir selamla veya en azından aynısıyla karşılık verin. TANRI her şeyi hesaba katar.
[4:87] TANRI: O’ndan başka tanrı yoktur. O sizi mutlaka kaçınılmaz gün olan Diriliş Günü’nde toplayacaktır. Kimin anlatışı TANRI’nınkinden daha doğrudur?
İkiyüzlülerle Nasıl Baş Edilir
[4:88] Neden (aranızdaki) ikiyüzlülerden ötürü kendinizi iki gruba bölesiniz ki? Davranışlarından dolayı onları kınayan TANRI’dır. TANRI tarafından saptırılan kişilere mi rehberlik etmek istiyorsunuz? TANRI kimi saptırırsa, onların hidayetine asla yol bulamazsın.
[4:89] Sizin de tıpkı kendileri
gibi inkâr etmenizi, sonra da eşit olmanızı arzu ederler. Sizin yanınızda TANRI uğrunda
harekete geçinceye kadar onları dost olarak görmeyin. Size karşı dönerlerse
onlarla savaşın ve savaş sırasında onlarla ne zaman karşılaşırsanız onları
öldürebilirsiniz. Onları dostlar veya müttefikler olarak kabul etmeyin.*
[4:90] Kendileriyle bir barış antlaşması imzaladığınız topluluğa katılanlar ve size gelip ne sizinle ne de akrabalarıyla savaşmak istemediklerini söyleyenler bunun dışındadır. TANRI irade etmiş olsaydı, onların size karşı savaşmalarına izin verirdi. Bu nedenle, eğer sizi yalnız bırakır, sizinle savaşmaktan kaçınır ve size barış teklif ederlerse o zaman TANRI onlarla savaşmak için size hiçbir gerekçe vermez.
[4:91] Hem sizinle hem de kendi halklarıyla barış yapmak isteyen başkalarını da bulacaksın. Ancak savaş patlak verir vermez size karşı savaşırlar. Bu insanlar sizi yalnız bırakmadıkları, size barış önermedikleri ve sizinle savaşa son vermedikleri sürece onlarla karşılaştığınız zaman kendileriyle savaşabilirsiniz. Bunlara karşı size açık bir yetki veriyoruz.
Öldürmeyeceksin
[4:92] Bu bir kaza olmadığı sürece
hiçbir imanlı, bir başka imanlıyı öldüremez. Eğer birisi bir imanlıyı kazara
öldürürse, iman etmiş bir köleyi serbest bırakarak ve ölenin ailesi böyle bir
diyetten bir bağış olarak caymadığı sürece onlara diyet ödeyerek telafi etsin.
Eğer maktul, imanlı olmasına rağmen sizinle savaşta olan insanlara mensup ise
iman etmiş bir köle serbest bırakarak telafi edin. Eğer barış antlaşması
imzalamış olduğunuz kişilere aitse, iman etmiş bir köleyi serbest bırakmaya ek
olarak diyet de ödeyin. Eğer serbest bırakacak bir köle bulamazsanız,* TANRI tarafından
günahın bedelinden kurtarılmanız için üst üste iki ay oruç tutarak telafi
edin. TANRI Bilendir, En Bilge Olandır.
Bağışlanamaz Bir Suç
[4:93] Kim bir imanlıyı kasten öldürürse cezası Cehennemdir, orada sonsuza dek kalır, TANRI ona kızgındır, onu lanetler ve ona korkunç bir azap hazırlamıştır.
[4:94] Ey iman edenler! Eğer TANRI uğrunda
çarpışırsanız, kesin olarak emin olun. Size barış teklif edene, bu dünyanın
ganimetlerini arayarak “Sen bir imanlı değilsin” demeyin. Çünkü TANRI sınırsız
ganimet sahibidir. Hatırlayın daha önce sizler de onlar gibiydiniz ve TANRI sizi
nimetlendirdi. Bu nedenle, (çarpışmadan önce) kesin olarak
emin olmalısınız. TANRI yaptığınız her şeyden
tamamen Haberdardır.
Çaba Gösterenler İçin Yüksek Dereceler
[4:95] İmanlılardan, engelli olmayanlar arasındaki
yerinden kımıldamayanlar ile paraları ve hayatlarıyla TANRI uğrunda
çaba gösterenler eşit değildir. TANRI, paraları ve
hayatlarıyla çaba gösterenleri, yerinden kımıldamayanların üzerine çıkarır. TANRI ikisi
için de kurtuluş sözü verir, fakat TANRI, çaba gösterenleri
büyük bir mükâfatla yerinden kımıldamayanların üzerine çıkarır.
[4:96] Daha yüksek dereceler
O’ndan gelir, aynı zamanda bağışlanma ve rahmet de. TANRI Bağışlayıcıdır,
En Merhametli Olandır.
İlgisiz Kalmak Kınandı
[4:97] Ruhlarına kötülük ediyor
bir durumdayken hayatları melekler tarafından sonlandırılan kimselere melekler
soracaklar, “Sizin sorununuz neydi?” Onlar diyecekler ki “Biz yeryüzünde baskı
altındaydık.” Onlar da “TANRI’nın toprağı orada göç edecek
kadar geniş değil miydi?” diyecekler. Bunlar için son mesken Cehennemdir ve berbat
bir kader.
[4:98] Bir çıkış yolu bulmaya gücü
olmayan, imkânı da olmayan güçsüz erkekler, kadınlar ve çocuklar muaf
tutulmuştur.
[4:99] Bunlar TANRI tarafından affedilebilir. TANRI Affedicidir, Bağışlayıcıdır.
[4:100] Kim TANRI uğrunda göç ederse, yeryüzünde büyük cömertlikler ve zenginlikler bulacaktır. Kim TANRI’ya ve elçisine göç ederek evinden ayrılır da ardından ölüm onu yakalarsa, onun mükâfatı TANRI tarafından ayrılmıştır. TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
[4:101] Savaş sırasında seyahat ettiğiniz zaman inkârcıların size saldırabileceğinden korkarsanız, İletişim Dualarınızı (Namazınızı) kısaltmakla hata işlemiş olmazsınız. Şüphesiz, inkârcılar sizin azılı düşmanlarınızdır.
Savaş Tedbirleri
[4:102] Sen onlarla birlikte olduğunda ve onlar için İletişim Dualarına (Namaza) imamlık ettiğinde bazılarınız nöbete dursunlar; silahlarını tutsunlar ve siz secde ederken arkanızda dursunlar. Sonra, henüz namazı kılmamış olan diğer grup seninle birlikte namaza dursun, bu sırada diğerleri nöbete dursun ve silahlarını tutsunlar. İnkâr edenler size bir anda saldırmak için silahlarınızı ve ekipmanlarınızı ihmal etmenizi arzu ederler. Yağmurdan veya yaralanmadan dolayı engellenirseniz, tetikte kalmak koşuluyla silahlarınızı bırakmakla hata yapmış olmazsınız. TANRI inkârcılara utanç verici bir ceza hazırlamıştır.
İletişim Duaları
[4:103] İletişim Duanızı (Namazınızı) tamamladıktan sonra da TANRI’yı aklınızdan çıkarmayın;* ayakta iken, otururken veya uzanırken. Savaş bittikten sonra İletişim Dualarını (Namazı) sürdürün; İletişim Duaları (Namaz) imanlılar için belirli vakitlerde hükme bağlanmıştır.
[4:104] Düşmanı izlemekte gevşeklik
göstermeyin. Eğer siz acı çekiyorsanız onlar da acı çekiyorlar. Bununla
birlikte, onların asla ümit etmedikleri şeyleri siz TANRI’dan
ümit ediyorsunuz. TANRI Her Şeyi Bilendir, En Bilge
Olandır.
[4:105] İnsanlar arasında TANRI’nın sana gösterdiği ile hükmetmen için sana kutsal yazıyı gerçek olarak indirdik. Hainlerin tarafını tutma.
[4:106] Bağışlanma için TANRI’ya yalvar. TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
Haddi Aşanları Müdafaa Etme
[4:107] Kendi ruhlarına kötülük edenler adına savunma yapma; TANRI ihanet eden hiçbir günahkârı sevmez.
[4:108] Onlar insanlardan gizlerler
de TANRI’dan gizlemeyi umursamazlar, üstelik O’nun hoşlanmadığı
düşünceleri beslerlerken O onlarla beraberdir. TANRI yaptıkları
her şeyin tamamen farkındadır.
''İyi'' Olmakla Onlara Yardım Etmiş Olmazsınız
[4:109] İşte onların yararına bu dünyada tartışıyorsunuz; Diriliş Günü’nde TANRI’ya karşı onların yararına kim tartışacak? Onların avukatı kim olacak?
[4:110] Kim bir kötülük işler veya ruhuna kötülük eder, sonra da bağışlanma için TANRI’ya yalvarırsa, TANRI’yı Bağışlayan, En Merhametli Olan olarak bulacaktır.
[4:111] Kim bir günah kazanırsa,
onu kendi ruhunun zararına kazanmış olur. TANRI Her
Şeyi Bilendir, En Bilge Olandır.
[4:112] Kim bir günah kazanır da sonra bundan dolayı masum bir kişiyi suçlarsa, bir küfür ve büyük bir suç işlemiş olur.
[4:113] Eğer TANRI’nın
sana karşı lütfu ve merhameti olmasaydı, onlardan bazıları seni saptırırdı.
Onlar sadece kendilerini saptırırlar ve onlar sana en ufak bir zarar
veremezler. TANRI sana kutsal yazı ve bilgeliği
indirdi ve sana daha önce hiç bilmediğin şeyleri öğretti. Gerçekten de TANRI’nın
senin üzerindeki nimetleri büyük oldu.
[4:114] Bağış yapmayı veya doğru
işleri yahut insanların arasını düzeltmeyi savunanlar hariç onların gizli
toplantılarında hiçbir hayır yoktur. Kim bunu TANRI’nın
öğretilerine karşılık olarak yaparsa ona büyük bir mükâfat bahşedeceğiz.
[4:115] Kendisine rehberlik gösterildikten sonra kim elçiye muhalefet eder ve imanlıların yolundan başka bir yol takip ederse, onu seçtiği yöne yönelteceğiz ve onu Cehenneme sokacağız; ne kötü bir kader!
Bağışlanamaz Günah
[4:116] (Eğer ölünceye kadar devam ettirilirse) TANRI puta tapmayı bağışlamaz* ve daha küçük suçları irade ettiği kimse için bağışlar. Her kim TANRI’nın yanında herhangi bir putu ilahlaştırırsa derin bir sapıklıkla sapmıştır.
[4:117] Hatta O’nun yanında dişi tanrılara bile tapıyorlar, gerçek şu ki onlar sadece asi bir şeytana tapıyorlar.
[4:118] TANRI onu lanetledi ve o da dedi ki “Ben mutlaka Sana tapanlardan belli bir pay alacağım.*
[4:119] “Ben onları saptıracağım,
onları ayartacağım, onlara çiftlik hayvanlarının kulaklarını işaretleyerek (belirli
etleri yemeyi yasaklamalarını) emredeceğim ve onlara TANRI’nın
yaratışını bozmalarını emredeceğim.” Kim TANRI yerine
şeytanı bir rab olarak kabul ederse, esaslı bir kaybı üzerine çekmiştir.
[4:120] Onlara vaatte bulunup
onları ayartır; şeytanın vaadi bir illüzyondan fazlası değildir.
[4:121] Bunlar nihai meskenleri olarak Cehennemi üzerlerine çektiler ve ondan asla kaçıp kurtulamazlar.
[4:122] İman edip doğru bir hayat sürenlere gelince, onları içinde ebedi kalacakları, akan nehirleri olan bahçelere kabul edeceğiz. Böyledir TANRI’nın gerçek vaadi. Kimin sözleri TANRI’nınkinden daha doğrudur?
Yasa
[4:123] Bu sizin arzularınıza veya kutsal yazı halkının arzularına göre olmaz: kim kötülük işlerse bedelini öder ve TANRI karşısında bir yardımcısı veya destekçisi olmayacaktır.
[4:124] Erkek veya kadın, kim iman edip doğru bir hayat sürerse Cennete girer; en ufak bir haksızlık olmadan.
İbrahim: İslam’ın İlk Elçisi*
[4:125] İbrahim’in inanç sistemine: Tek tanrıcılığa uygun
olarak tamamen TANRI’ya teslim olandan ve doğru bir hayat sürenden
daha iyi kime dininde rehberlik edilir? TANRI, İbrahim’i sevdiği bir dostu
olarak seçmiştir.
[4:126] TANRI’ya aittir göklerdeki ve yerdeki her şey. TANRI her
şeyde tam kontrol durumundadır.
[4:127] Sana kadınlar hakkında
danışırlar: De ki, “Kutsal yazıda size okunduğu gibi, TANRI onlarla alakalı sizi aydınlatmaktadır.
Kendileri ile evlenmek istediğiniz zaman, ödenmesi gereken mehirlerinden mahrum
bıraktığınız yetim kızların haklarını iade edin: Onlardan çıkar sağlamayın.
Yetim kalmış erkek çocukların hakları da aynı şekilde korunmalıdır. Yetimlere
adil davranın. Her ne iyilik yaparsanız TANRI onun
tamamen farkındadır.”
Boşanma Caydırılmaktadır
[4:128] Eğer bir kadın kocasından baskı veya terk
edilmişlik hissi duyuyorsa, çift, farklılıklarını uzlaştırmaya çalışsın, çünkü uzlaşma
onlar için en iyisidir. Bencillik bir insan özelliğidir, eğer iyilik yapar ve
doğru bir hayat sürerseniz, TANRI yaptığınız her şeyden
tamamen Haberdardır.
Çok Eşlilik Caydırılmaktadır*
[4:129] Ne kadar denerseniz deneyin birden fazla eş ile
uğraşırken asla adil olamazsınız. Bu nedenle, onlardan birini askıda bırakacak
kadar tarafgir olmayın (ne evlilikten keyif alıyorsunuz, ne de
bırakmıyorsunuz ki başkası ile evlensin). Eğer bu durumu düzeltip doğruluğu
sürdürürseniz TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
Dipnot
[4:130] Eğer eşler ayrılmaya karar
vermek zorunda kalırlarsa, TANRI her birinin
geçimini cömertçe verdiği nimetlerinden sağlayacaktır. TANRI Cömerttir,
En Bilge Olandır.
[4:131] TANRI’ya aittir göklerdeki ve yerdeki her şey ve biz, sizden önce
kutsal yazı alanlara da TANRI’ya derin saygı duyun diye tembih
ettik, size de. Eğer inkâr ederseniz, TANRI’ya aittir
göklerdeki ve yerdeki her şey. TANRI’nın hiçbir şeye
ihtiyacı yoktur, Övgüye Layık Olandır.
[4:132] TANRI’ya
aittir göklerdeki ve yerdeki her şey ve TANRI’dır tek Koruyucu.
[4:133] Eğer irade ederse, ey insanlar, sizi yok edebilir ve yerinize başkalarını geçirebilir. TANRI kesinlikle bunu yapmaya kadirdir.
[4:134] Kim bu dünyanın maddiyatını
ararsa bilmelidir ki, TANRI hem bu dünyanın hem de
Ahiretin maddiyatına sahiptir. TANRI İşitendir,
Görendir.
Yalancı Şahitlik Yapmayın
[4:135] Ey iman edenler! Şahitlik ettiğiniz zaman kendinizin
veya ana-babanızın yahut akrabalarınızın aleyhine bile olsa tümüyle adil olun
ve TANRI’yı gözetin. Sanık ister zengin olsun ister fakir
olsun, TANRI her ikisini de gözetir. Bu nedenle, kişisel
arzularınıza göre yanlı davranmayın. Eğer saparsanız veya (bu buyruğu) önemsemezseniz, TANRI yaptığınız
her şeyden tamamen Haberdardır.
[4:136] Ey iman edenler! TANRI’ya, elçisine, elçisi yoluyla vahyettiği kutsal yazıya ve bundan önce vahyettiği kutsal yazılara iman edin. Kim TANRI’ya, meleklerine, kutsal yazılarına, elçilerine ve Son Gün’e iman etmeyi reddederse, gerçekten derin bir sapıklıkla sapmıştır.
[4:137] Şüphesiz, iman edip ardından inkâr edenler, sonra iman edip tekrar inkâr edenler, sonra inkârda daha da derine dalanlar var ya, TANRI onları bağışlamayacaktır, onlara hiçbir şekilde rehberlik etmeyecektir.
[4:138] İkiyüzlülere haber ver, onlar acı veren bir azabı üzerlerine çektiler.
[4:139] Onlar, imanlılar yerine
inkârcıları müttefik edinenlerdir. Onlarla itibar mı arıyorlar? Tüm itibar
yalnızca TANRI’nın yanındadır.
[4:140] O, kutsal yazıda size şu talimatı verdi: Eğer TANRI’nın vahiyleriyle alay edilip eğlenildiğini işitirseniz, başka bir konuya girmedikleri sürece onlarla oturmayın. Aksi takdirde siz de aynı şekilde onlar gibi suçlu olursunuz. TANRI ikiyüzlüleri ve inkârcıları Cehennemde bir araya toplayacaktır.
İkiyüzlüler
[4:141] Onlar sizi seyredip beklerler; eğer TANRI’dan galibiyet elde ederseniz, onlar (size) “Biz sizinle birlikte değil miydik?” derler. Fakat eğer sıra inkârcılara gelirse, (onlara) “Biz sizin tarafınızı tutmuyor muyduk ve sizi imanlılardan korumuyor muyduk?” derler. TANRI Diriliş Günü’nde aranızda yargılama yapacaktır. TANRI inkârcıların imanlılara üstün gelmesine asla izin vermeyecektir.
[4:142] İkiyüzlüler TANRI’yı kandırdıklarını zannederler, gel gör ki onları doğru yolda olduklarına inandıran O’dur. İletişim Duaları (Namaz) için kalktıklarında tembel bir şekilde kalkarlar. Bunun nedeni, insanların önünde sadece gösteriş yapmaları ve TANRI’yı nadiren akıllarından geçirmeleridir.
[4:143] Onlar arada bocalayıp
dururlar, ne bu gruba aittirler, ne de o gruba. TANRI kimi
saptırırsa, onun hidayetine asla bir yol bulamazsın.
[4:144] Ey iman edenler! İmanlılar
yerine inkârcıları müttefik edinmeyin. Kendi aleyhinize TANRI’ya
apaçık bir kanıt mı sunmak istiyorsunuz?
Onlar Kendilerini İmanlı Zannediyorlar
[4:145] İkiyüzlüler Cehennemin en
alt çukuruna atılacaklardır ve onlara yardım edecek hiç kimseyi bulmayacaksın.
[4:146] Sadece tövbe edenler, kendilerini düzeltenler, TANRI’ya sımsıkı tutunanlar ve dinlerini mutlak bir şekilde yalnızca TANRI’ya adayanlar imanlılar arasında sayılacaklardır. TANRI imanlıları büyük bir mükâfatla nimetlendirecektir.
[4:147] Eğer minnettar olduysanız ve iman ettiyseniz TANRI sizi cezalandırmaktan ne elde edecektir? TANRI Takdir Edendir, Her Şeyi Bilendir.
Kötü Dil Kullanmayın
[4:148] TANRI, büyük bir haksızlığa maruz kalınmadıkça kötü dilde konuşulmasını sevmez. TANRI İşitendir, Bilendir.
[4:149] Eğer—açıktan veya
gizli—doğruluğa çalışırsanız veya bir taşkınlığı affederseniz TANRI Affedicidir,
Her Şeye Gücü Yetendir.
Tanrı’nın Elçileri Arasında Hiçbir Ayrım Yapmayın
[4:150] TANRI’yı ve elçilerini inkâr edenler ve TANRI ile
elçilerinin arasını ayırmaya çalışanlar ve “Biz bir kısmına iman ediyoruz, bir
kısmını reddediyoruz” diyenler ve arada bir yol izlemeyi arzu edenler var ya;
[4:151] işte bunlar gerçek inkârcılardır. Biz inkârcılara utanç verici bir azap hazırladık.
[4:152] TANRI’ya ve elçilerine iman eden ve onlar arasında hiçbir ayrım yapmayanlara gelince, O onlara mükâfatlarını bahşedecektir. TANRI Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
İsrail’den Dersler
[4:153] Kutsal yazı halkı, kendilerine gökten bir kitap getirmen
için sana meydan okuyorlar! Onlar, “Bize TANRI’yı fiziksel olarak
göster” diyerek bundan daha fazlasını Musa’dan istemişti. Sonuç olarak,
küstahlıklarından ötürü onları yıldırım çarptı. İlaveten, gördükleri tüm
mucizelerden sonra buzağıya taptılar. Yine de biz tüm bunları affettik. Musa’yı
esaslı mucizelerle destekledik.
[4:154] Onlarla antlaşma yapıyorken
Sina Dağı’nı üzerlerine kaldırdık. Ve onlara “Kapıdan alçakgönüllülükle girin”
dedik. Ve onlara “Şabat Günü’ne saygısızlık etmeyin” dedik. Gerçekten de
onlarla sağlam bir antlaşma yaptık.
[4:155] Antlaşmalarını ihlal
ettikleri, TANRI’nın vahiylerini reddettikleri,
peygamberleri haksız yere öldürdükleri ve “Biz sabit fikirliyiz!” dedikleri
için (kınanmayı üzerlerine çektiler). Aslında inkârlarından ötürü
onların zihinlerini mühürleyen TANRI’dır ve bu nedenle,
nadiren olması dışında iman etmekte başarısız olurlar.
[4:156] İnançsızlıkları ve Meryem hakkında büyük bir yalan söyledikleri için (kınandılar).
İsa’nın “Bedeninin” Çarmıha Gerilmesi*
[4:157] Ve TANRI’nın elçisi Meryemoğlu İsa
Mesih’i öldürdüklerini iddia ettikleri için. Gerçek şu ki onu asla
öldürmediler, onu asla çarmıha germediler—yaptıklarını zannetsinler diye
yaptırıldılar. Bu hususta tartışmakta olan tüm gruplar, bu konu ile alakalı
şüpheyle doludurlar. Onlar hiçbir bilgiye sahip değildirler; onlar sadece
zannediyorlar. Kesin olarak, onu asla öldürmediler.*
[4:158] Aksine, TANRI onu
Kendisine yükseltti; TANRI Kudretlidir, En Bilge
Olandır.
[4:159] Kutsal yazı halkı arasında bulunan herkesin, ölümünden önce ona iman etmesi gerekiyordu. O, Diriliş Günü’nde onlara karşı bir tanık olacaktır.
[4:160] Taşkınlıklarından ötürü,
eskiden kendilerine helal olan yiyecekleri Yahudilere haram kıldık; ayrıca
sürekli olarak TANRI’nın yolundan alıkoydukları için de.
[4:161] Ve yasaklanmış olan
tefeciliği uyguladıkları için ve insanların parasını gayrimeşru bir şekilde
yedikleri için. Aralarındaki inkârcılar için acı veren bir azap hazırladık.
[4:162] Aralarından ilimde sağlam temelli olanlara ve imanlılara gelince, onlar sana vahyedilene de senden önce vahyedilene de iman ederler. Onlar İletişim Dualarını (Namazı) yerine getiren ve zorunlu bağışı (Zekâtı) verenlerdir; onlar TANRI’ya ve Son Gün’e iman ederler. Biz onlara büyük bir mükâfat bahşederiz.
Tanrı’nın Elçileri
[4:163] Nuh’a ve ondan sonra gelen
peygamberlere vahyettiğimiz gibi sana da vahyettik. Ve İbrahim’e, İsmail’e,
İshak’a, Yakup’a, Torunlarına, İsa’ya, Eyüp’e, Yunus’a, Harun’a ve Süleyman’a
da vahyettik. Ve Davut’a Mezmurlar’ı verdik.
[4:164] Sana bahsettiğimiz elçilere
ve sana hiç bahsetmediğimiz elçilere. Ve TANRI Musa
ile doğrudan konuştu.
[4:165] Müjdeler ve aynı zamanda
uyarılar ileten elçilere. Böylece, onlara tüm bu elçiler gelmiş olduktan
sonra, TANRI ile karşı karşıya geldiklerinde
insanların hiçbir mazeretleri kalmayacaktır. TANRI Kudretlidir,
En Bilge Olandır.
[4:166] Fakat TANRI,
sana vahyettiği şeye ilişkin şahitlik ediyor; O, onu Kendi
bilgisiyle vahyetti. Ve melekler de aynı şekilde şahitlik ederler, fakat şahit
olarak TANRI yeter.
[4:167] Şüphesiz, inkâr edenler ve TANRI’nın yolundan alıkoyanlar derin bir sapma ile saptılar.
[4:168] İnkâr edip haddi aşanları TANRI bağışlamayacak, onlara hiçbir yolda rehberlik de etmeyecektir;
[4:169] içinde sonsuza dek kalacakları Cehenneme giden yol hariç. Bunu yapmak TANRI için kolaydır.
[4:170] Ey insanlar! Elçi size Rabbinizden
hakikat ile geldi. Bu nedenle, kendi iyiliğiniz için iman edin. Eğer inkâr
ederseniz, TANRI’ya aittir göklerdeki ve yerdeki her
şey. TANRI Her Şeyi Bilendir, En Bilge Olandır.
Üçlü Birlik: Sahte Bir Doktrin
[4:171] Ey kutsal yazı halkı! Dininizin sınırlarını aşmayın
ve TANRI hakkında gerçek dışında bir şey söylemeyin.
Meryemoğlu İsa Mesih TANRI’nın bir elçisi, Meryem’e göndermiş
olduğu Kelimesi ve Kendisinden bir vahiydi. Bu nedenle TANRI’ya ve
elçilerine iman edin. “Üçlü Birlik” demeyin. Kendi iyiliğiniz için bundan
kaçının. TANRI tek bir tanrıdır. O’na yücelik olsun; O, bir
oğul sahibi olmayacak kadar şanlıdır. O’na aittir göklerdeki ve yerdeki her
şey. Sahip ve Efendi olarak TANRI yeter.
[4:172] Mesih hiçbir zaman TANRI’nın
bir kulu olmaktan gücenmedi, en yakın melekler de öyle. Kim O'na tapınmaktan
gücenir ve O’na teslim olmayacak kadar kibirli olursa, O, hepsini huzurunda
toplayacaktır.
[4:173] İman edip doğru bir hayat
sürenlere gelince, O onları eksiksiz şekilde ödüllendirecek ve onlara lütfunu
yağdıracaktır. Gücenenlere ve kibirlenenlere gelince, onları acı veren azaba
mahkûm edecektir. Onlar TANRI’nın yanında ne bir rab bulabilecekler,
ne de bir kurtarıcı.
Kuran’ın Matematiksel Kodu: Somut, Çürütülemez Kanıt
[4:174] Ey insanlar! Rabbinizden size bir kanıt gelmiştir; biz size esaslı bir yol gösterici indirdik.
[4:175] TANRI’ya iman eden ve O’na sımsıkı tutunanları O, Kendisinden bir merhamete ve lütfa kabul edecek ve onları dosdoğru bir yolda Kendisine yönlendirecektir.
[4:176] Sana danışırlar; de ki, “TANRI, tek başına kalmış kişiyle ilgili size tavsiyede bulunuyor. Eğer birisi ölür de geride hiç çocuk bırakmazsa ve bir kız kardeşi varsa, kız kardeş mirasın yarısını alır. Eğer kız önce ölürse ve hiç çocuk bırakmazsa, erkek ona mirasçı olur. Eğer iki kız kardeş varsa onlar mirasın üçte-ikisini alırlar. Eğer kardeşler, erkekler ve kadınlar ise erkek kadının iki katı pay alır.” TANRI sapmayasınız diye sizin için bu şekilde açıklığa kavuşturur. TANRI her şeyin tamamen farkındadır.