Ek 30 - Çok Eşlilik
Çok eşlilik, 1400 yıl
önce Kuran vahyedilene kadar bir yaşam tarzıydı. Dünya genç ve az nüfuslu iken
çok eşlilik, nüfusu artırmanın ve Tanrı’nın planını gerçekleştirmesi için gerekli
olan insanları getirmenin bir yoluydu. Kuran vahyedildiğinde dünya yeterli
nüfusa erişmişti ve Kuran çok eşliliğe ilk kısıtlamaları koydu.
Kuran’da
çok eşliliğe müsaade edilir, ancak katı bir biçimde izlenen koşullar altında.
Bu ilahi müsaadenin herhangi bir şekilde suistimali, şiddetli bir biçimde
cezalandırılır. Bu nedenle, çok eşliliğe Tanrı tarafından müsaade edilmesine
rağmen bize düşen, belirli çok-eşli bir ilişkiye izin verilmiştir demeden evvel
koşullarımızı dikkatli bir şekilde incelemektir.
Bu
konudaki mükemmel örneğimiz Muhammed peygamberdir. O, Hatice ölünceye kadar tek
eşle, Hatice ile evliydi. Biri hariç tüm çocukları Hatice’dendi. Nitekim
Peygamberle evli olduğu sürece; yani yirmi beş yıl boyunca kendisi ve çocukları
Peygamberin tüm ilgisine sahip olmanın tadını çıkarmıştır. Hangi açıdan
bakılırsa bakılsın, Muhammed tek bir eşe sahipti—25 yaşından 50 yaşına kadar.
Hayatının geri kalan 13 yılında, geride birçok çocuk bırakmış olan
arkadaşlarının yaşlı dul eşleriyle evlendi. Bu çocuklar baba figürü içeren tam
bir yuvaya ihtiyaç duyuyorlardı ve Peygamber bunu sağladı. Yetimler için baba
figürü sağlamak, Kuran’da bahsedilen çok eşliliğin lehine olan tek özel
koşuldur (4:3).
Yetimlerin
dul anneleriyle evlenmesi dışında, Peygamberin hayatında üç de politik evlilik
vardı. Yakın arkadaşları Ebu Bekir ve Ömer, aralarında geleneksel aile bağları
kurmak için kızları Ayşe ve Hafsa ile evlenmeleri konusunda ısrar ettiler.
Üçüncü evlilik ise Mısırlı Maria ile oldu; o, kendisine Mısır hükümdarından
politik bir dostluk jesti olarak verildi.
Bu
mükemmel örnek, bir erkeğin mutlu ve sağlıklı bir aile kurmak için evlilikteki
tüm ilgisini ve sadakatini karısına ve çocuklarına vermesi gerektiğini
anlatmaktadır.
Kuran,
çok eşliliğe karşı getirilen sınırlamaları çok güçlü sözlerle vurgulamaktadır: “Eğer
birden fazla eşe mükemmel bir şekilde adil davranamayacağınızdan korkuyorsanız,
o zaman bir tane ile yetinmelisiniz.” (4:3) “Ne kadar uğraşırsanız uğraşın, çok
eşli bir ilişkide adil olamazsınız.” (4:129)
Çok
eşliliğe karşı getirilen Kuranî sınırlamalar, Tanrı’nın yasasını suistimal etme
ihtimaline işaret eder. Bu nedenle, Tanrı’nın yasasının suistimal
edilmeyeceğinden tamamen emin olmadıkça, şehvetimize karşı direnmemiz ve çok
eşlilikten uzak durmamız daha iyi olur. Eğer koşullar çok eşliliği dikte
etmiyorsa, tüm ilgimizi tek eşe ve tek çocuk grubuna vermemiz daha iyi olur.
Çocukların sosyal ve psikolojik refahı, özellikle çok eşliliğin yasak olduğu
ülkelerde neredeyse değişmez bir şekilde tek eşliliği dikte eder. Çok eşlilik
üzerine düşünürken birkaç temel kriter gözetilmelidir:
1. Acı
ve ızdırabı hafifletmeli ve herhangi bir acıya veya ızdıraba neden olmamalıdır.
2.
Eğer genç bir aileniz varsa, çok eşliliğin bir suistimal olduğu neredeyse
kesindir.
3.
Mevcut eşin yerine genç bir eşi geçirmek için yapılan çok eşlilik Tanrı’nın
yasasını suistimaldir (4:19).