Sure 6: Çiftlik Hayvanları (El-En’am)
En Lütufkâr, En Merhametli olan Tanrı’nın adıyla
[6:1] Gökleri ve yeri yaratmış, karanlıkları ve ışığı var etmiş olan TANRI’ya övgüler olsun. Yine de Rablerini inkâr edenler yoldan sapmaya devam ediyorlar.
[6:2] O’dur sizi balçıktan yaratıp,
sonra da yaşam sürenizi önceden belirlemiş Olan, sadece O’nun bildiği bir yaşam
süresi. Yine de şüphe etmeye devam ediyorsunuz.
[6:3] O, göklerdeki ve yerdeki tek TANRI’dır. Sizin gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir ve O, kazandığınız her şeyi bilir.
[6:4] Rablerinden onlara ne tür bir kanıt gelirse gelsin ondan nefretle yüz çevirirler.
[6:5] Kendilerine hakikat geldiğinde onu reddettikleri için pervasızlıklarının sonuçlarını üzerlerine çektiler.
[6:6] Kendilerinden önce nice nesilleri yok ettiğimizi görmediler mi? Sizin için yaptıklarımızdan daha fazlasıyla onları yeryüzünde yerleştirdik, onlara cömertçe nimetler yağdırdık ve onlara akıp giden ırmaklar sağladık. Sonra günahlarından ötürü onları yok ettik ve onların yerine başka bir nesli geçirdik.
[6:7] Eğer onlara kâğıt üzerinde
yazılı olan fiziksel bir kitap indirseydik ve ona elleriyle dokunsaydılar bile,
inkâr etmiş olanlar, “Bu zekice bir sihirden fazlası değil” derlerdi.
[6:8] Ayrıca şunu da söylediler, “Keşke onunla birlikte bir melek gelebilseydi!” Eğer bir melek gönderseydik bütün mesele sonlandırılmış olurdu ve onlara artık süre tanınmazdı.
Testin Gereklilikleri
[6:9] Onlara bir melek göndermiş olsaydık, onu bir adam şeklinde gönderir ve onları şu an kafaları nasıl karışıksa aynı şekilde kafaları karışmış bir halde bırakırdık.
[6:10] Senden önceki elçilerle de alay edildi. Onlarla dalga geçenler, alaylarının sonuçlarını çektiler.
[6:11] De ki, “Yeryüzünü dolaşın
ve reddediciler için sonuçlara dikkat edin.”
[6:12] De ki, “Kime aittir
göklerdeki ve yerdeki her şey?” De ki, “TANRI’ya.” O,
merhametin Kendi niteliği olduğunu karara bağladı. Hepinizi kaçınılmaz olan
Diriliş Günü’nde muhakkak toplayacaktır. Ruhlarını heba edenler inkâr
edenlerdir.
[6:13] O’na aittir gecede ve gündüzde hayat süren her şey.
O İşitendir, Bilendir.
[6:14] De ki, “O, gökleri ve yeri Başlatan ve besleyen ama beslenmeyen olduğu halde, TANRI’dan başkasını mı Sahip ve Efendi olarak kabul edeyim?” De ki, “Ben en adanmış teslim olan olmakla ve ‘puta tapan biri olma’ diye emrolundum.”
[6:15] De ki, “Eğer Rabbime itaatsizlik edersem müthiş bir günün azabından korkarım.
[6:16] “Kim o gün (azaptan) kurtarılırsa O’nun rahmetini elde etmiştir. Ve bu en büyük zaferdir.”
Mutluluğu Sadece Tanrı Kontrol Eder
[6:17] Eğer TANRI sana bir sıkıntı dokundurursa, O’ndan başka hiç kimse onu gideremez. Ve eğer sana bir nimet dokundurursa, O, Her Şeye Gücü Yetendir.
[6:18] O, yarattıkları üzerinde Mutlak Hâkimdir. O, En Bilge Olandır, Haberdardır.
Kuran, Tüm Kuran, Kuran Dışında Hiçbir Şey
[6:19] De ki, “Kimin tanıklığı en büyüktür?” De ki, “TANRI’nın.
O, benimle sizin aranızda şahittir ki, size ve ulaştığı herkese vaaz etmem
için bana bu Kuran* vahyedildi. Doğrusu siz, TANRI’nın yanında
başka tanrılar* olduğuna şahitlik ediyorsunuz.” De ki, “Ben sizin
yaptığınız gibi tanıklık etmem; sadece tek bir tanrı vardır ve ben sizin
putperestliğinizi kabul etmiyorum.
[6:20] Kendilerine kutsal yazı verdiklerimiz, bunu kendi evlatlarını tanıdıkları gibi tanırlar. Ruhlarını heba edenler ise iman etmeyen kimselerdir.
[6:21] TANRI hakkında yalan uyduran veya O’nun vahiylerini reddedenlerden daha fena kimdir? Haddi aşanlar asla başarılı olamazlar.
Puta Tapanlar Putperestliklerini İnkâr Ederler
[6:22] Hepsini topladığımız gün puta tapanlara soracağız, “Oluşturduğunuz putlar hani nerede?”
[6:23] Onların felaket getiren cevapları şöyle olacaktır, “Rabbimiz olan TANRI’ya yemin olsun ki biz asla puta tapanlardan olmadık.”*
[6:24] Kendi kendilerine nasıl
yalan söylediklerine ve uydurdukları putların onları nasıl terk ettiğine dikkat
et.
[6:25] Onlardan bir kısmı seni
dinler, fakat kalpleri üzerine anlamalarını engelleyen perdeler ve kulaklarına
da sağırlık yerleştiririz. Dolayısıyla, ne tür bir kanıt görürlerse görsünler
onlar iman edemezler. Bu yüzden, seninle tartışmaya geldiklerinde inkârcılar,
“Bunlar geçmişin masallarıdır” derler.
[6:26] Kendileri uzak durdukları gibi başkalarını da bundan (Kuran’dan) alıkoyarlar ve nitekim farkına varmadan yalnızca kendilerini mahvederler.
[6:27] Keşke cehennem ateşi ile
yüz yüze geldiklerinde onları bir görebilseydin! O zaman şöyle derler,
“Yazıklar olsun bize. Ah keşke geri dönebilseydik, Rabbimizin vahiylerini hiç
reddetmeseydik ve imanlılara katılsaydık.”
[6:28] Gerçek şu ki (onların tek söyleyebildikleri buydu çünkü) gizledikleri ifşa olmuştur. Eğer geri dönerlerse tamamen aynı suçları işleyeceklerdir.* Onlar yalancıdırlar.
[6:29] Onlar (bilinçaltlarında) şöyle derler, “Biz sadece bu hayatı yaşarız; yeniden diriltilmeyeceğiz.”
[6:30] Rablerinin huzurunda durduklarında onları bir görebilseydin! O, “Bu gerçekmiş değil mi?” diyecek. Onlar da “Rabbimize ant olsun ki Evet” diyecekler. O da “İnkârınızdan ötürü azabı üzerinize çektiniz” diyecek.
[6:31] Gerçekten kaybedenler, Saat
kendilerine ansızın gelinceye dek TANRI ile
buluşmayı inkâr edip, sonra da “Bu dünyada hayatlarımızı boşa harcadığımız için
derin pişmanlık duyuyoruz” diyenlerdir. Günahlarının yükünü sırtlarında
taşıyacaklar; ne berbat bir yük!
Önceliklerimizi Yeniden Düzenlemek
[6:32] Bu dünya hayatı illüzyon ve gösterişten fazlası değildir, Ahiret yurdu ise doğrular için çok daha hayırlıdır. Anlamıyor musunuz?!
[6:33] Söyledikleri şeylerden ötürü üzüntü duyduğunu biliyoruz. Şunu bilmelisin ki reddettikleri sen değilsin; kötülerin umursamadıkları TANRI’nın vahiyleridir.
[6:34] Senden önceki elçiler de
reddedilmişti ve onlar reddedilme karşısında kararlılıkla sebat ettiler.
Galibiyetimiz onlara ulaşıncaya dek zulme uğradılar. Böyledir asla değişmeyecek
olan TANRI’nın sistemi. Elçilerimin tarihi böylelikle sana
emsal teşkil etmektedir.
[6:35] Eğer reddetmeleri sana çok ağır geldiyse, şunu bilmelisin ki yerin içinden bir tünel kazsaydın veya gökyüzüne bir merdiven yükseltseydin ve onlara bir mucize sunsaydın bile (onlar hala iman etmeyeceklerdi). TANRI irade etmiş olsaydı onlara topluca rehberlik ederdi. O yüzden cahiller gibi davranma.
[6:36] Yanıt verenler, bir tek dinleyen kişilerdir. TANRI ölüleri yeniden diriltir; onlar eninde sonunda O’na dönerler.
[6:37] Dediler ki “Keşke ona
Rabbinden belirli bir işaret inseydi!” De ki, “TANRI bir
işaret indirebilir, fakat onların çoğu bilmez.”
Hayvanlar ve Kuşlar: Teslim Olan Yaratıklar*
[6:38] Yeryüzündeki tüm yaratıklar ve kanatlarla uçan
tüm kuşlar sizin gibi topluluklardır. Biz bu kitapta hiçbir şeyi eksik
bırakmadık.** Tüm bu yaratıklar Rablerine toplanacaklardır.
Kuran’ın Karşı Konulmaz Mucizesi
[6:39] Kanıtlarımızı reddedenler, tamamen karanlıklar içindeki sağır ve dilsizlerdir. TANRI kimi irade ederse onu saptırır ve kimi irade ederse ona da dosdoğru bir yolda rehberlik eder.
[6:40] De ki, “Farzedelim TANRI’nın
azabı size geldi veya Saat size geldi: TANRI’dan
başkasına mı yalvarırdınız, eğer doğru sözlü iseniz?”
[6:41] Gerçek şu ki: Sadece O’na
yalvarırsınız ve O da dualarınızı yanıtlar, eğer öyle irade ederse ve siz de
putlarınızı unutursunuz.
[6:42] Senden önceki topluluklara
da (elçiler) gönderdik ve yalvarsınlar diye onları sıkıntı
ve zorlukla test ettik.
[6:43] Keşke testimiz onları
sarstığı zaman yalvarsalardı! Bunun yerine kalpleri katılaştı ve şeytan onların
işlerini gözlerinde süsledi.
Sistem*
[6:44] Böylece kendilerine verilen mesajı göz ardı
ettiklerinde onlara her şeyin kapılarını açarız. Ardından, kendilerine verilen
şeyle keyiflendikleri sırada onları ansızın cezalandırırız; büsbütün afallarlar.
[6:45] Kötüler bu şekilde yok edilirler. Kâinatın Rabbi olan TANRI’ya övgüler olsun.
Yalnızca Tanrı'dır Tapılmaya Layık Olan
[6:46] De ki, “Farzedelim TANRI işitme ve
görme yeteneğinizi sizden aldı ve zihinlerinizi de mühürledi; TANRI’dan
başka hangi tanrı bunları sizin için eski haline getirebilir?” Vahiyleri nasıl
açıkladığımıza dikkat et ve nasıl hâlâ saptıklarına da dikkat et!
[6:47] De ki, “Farzedelim TANRI’nın azabı size
ansızın veya bir duyurudan sonra geldi, yok oluşu üzerlerine
çekenler kötüler değil midir?”
Elçilerin Rolü
[6:48] Biz elçileri müjdeleyiciler ve aynı zamanda
uyarıcılar olma dışında bir şey için göndermeyiz. İman edip kendilerini
düzeltenlerin korkacakları hiçbir şey yoktur, onlar üzülmeyecekler de.
[6:49] Vahiylerimizi reddedenlere gelince, onlar kötülüklerinden ötürü azabı üzerlerine çekerler.
[6:50] De ki, “Ben size TANRI’nın hazineleri yanımdadır demiyorum. Geleceği de bilmiyorum. Size bir melek olduğumu da söylemiyorum. Ben sadece bana vahyedilene uyarım.” De ki, “Kör ile gören bir midir? İyice düşünmez misiniz?”
[6:51] Ve Rablerinin huzurunda
toplanmaya derin saygı duyanlara bu (Kuran’la) vaaz et ki
kurtuluşa ersinler—onların O’nun yanında bir Sahipleri ve Efendileri yoktur,
bir şefaatçileri de yoktur.
[6:52] Ve kendilerini yalnızca O’na adayarak gece gündüz Rablerine yalvaranları kovma. Onların hesabından sen sorumlu değilsin, senin hesabından da onlar sorumlu değiller. Eğer onları kovarsan haddi aşanlardan olursun.
[6:53] Biz insanları birbirleri ile bu şekilde test ederiz ki, (alaycı bir şekilde) “Aramızda TANRI tarafından nimetlendirilen insanlar bunlar mı?” diyebilsinler. TANRI minnettar olanlardan haberdar değil midir?
[6:54] Vahiylerimize iman edenler
sana geldiklerinde de ki, “Selamun Aleykum (Size esenlik olsun).
Rabbiniz merhametin Kendi niteliği olduğunu karara bağladı. Nitekim sizden kim
cehaletten dolayı bir suç işler ve ondan sonra tövbe edip kendini düzeltirse, o
zaman O Bağışlayandır, En Merhametli Olandır.”
[6:55] Biz vahiyleri bu şekilde açıklarız ve kötülerin yollarına böyle dikkat çekeriz.
[6:56] De ki, “TANRI’nın yanında taptığınız şeylere tapmaktan menedildim.” De ki, “Sizin fikirlerinizi takip etmeyeceğim. Aksi halde yoldan saparım ve rehberlik edilmem.”
[6:57] De ki, “Rabbimden sağlam bir kanıtım var ve siz onu reddettiniz. Getirmem için bana meydan okuduğunuz azabı ben kontrol etmiyorum. Karar yalnızca TANRI’nın yanındadır. O, gerçeği anlatır ve O en iyi karar verendir.”
[6:58] De ki, “Getirmem için bana meydan okuduğunuz azabı eğer ben kontrol etmiş olsaydım, tüm mesele uzun zaman önce sona erdirilmiş olurdu. Kötülerin kim olduğunu en iyi TANRI bilir.”
Yüce Tanrı
[6:59] O’nun yanındadır tüm sırların anahtarları; onları
O’ndan başka hiç kimse bilmez. O, karada ve denizde olan her şeyi bilir. O’nun
bilgisi dışında bir yaprak dahi düşmez. Ne toprağın derinliklerindeki bir dane,
ne de yaş veya kuru hiçbir şey yoktur ki, esaslı bir kayıtta kaydedilmiş
olmasın.
Ölüm ve Yeniden Diriliş: Her Gün*
[6:60] O’dur geceleyin sizi öldüren ve gün içindeki en
küçük eylemlerinizi dahi bilen. Yaşam süreniz tamamlanıncaya dek sizi her sabah
yeniden diriltir, sonra O’nadır nihai dönüşünüz. O zaman size yapmış olduğunuz
her şeyi haber verecektir.
[6:61] O, yarattıkları üzerinde
Mutlak Hâkimdir ve sizi korumak için korumalar tayin eder. Sizden herhangi
birine, tayin edilmiş olan ölüm vakti geldiğinde, elçilerimiz gecikmeksizin onu
öldürür.
[6:62] Sonra herkes, gerçek Sahibi
ve Efendisi olan TANRI’ya döndürülür. Kesinlikle O, nihai
hüküm verendir; O, en dakik hesap görendir.
[6:63] De ki, “Karanın veya denizin karanlığından sizi kim kurtarabilir?” O’na yüksek sesle veya içinizden yalvarırsınız: “Eğer O bizi bu kez de kurtarırsa sonsuza dek minnettar olacağız.”
[6:64] De ki, “TANRI sizi bu sefer de kurtarır başka zamanlarda da. Ardından siz yine de O’nun yanına putlar yerleştirirsiniz.”
[6:65] De ki, “O’nun kesinlikle tepenizden veya ayaklarınızın altından size azap yağdırmaya gücü yeter. Veya sizi hiziplere bölebilir ve size birbirinizin zulmünü tattırabilir. Anlasınlar diye vahiylerimizi nasıl açıkladığımıza dikkat et.”
[6:66] Senin halkın bunu reddetti,
gerçek olmasına rağmen. De ki, “Ben üzerinize bir bekçi değilim.”
[6:67] Buradaki her bir kehanet gerçekleşecektir ve siz mutlaka öğreneceksiniz.
Tanrı’nın Kelamına Saygı
[6:68] Eğer vahiylerimizle alay edenleri görürsen, onlar başka bir konuya geçinceye kadar onlardan uzak dur. Eğer şeytan unutmana neden olursa, o halde hatırladığın anda böyle kötü insanlarla oturma.
[6:69] Doğru kişiler bu insanların söylediklerinden sorumlu değildirler fakat onlara hatırlatmak yardımcı olabilir; belki de kurtarılabilirler.
[6:70] Dinlerini sanki toplumsal
bir işlevmiş gibi hafife alanları ve tamamen bu dünya hayatına dalanları
umursama. Bir ruh kendi kötü kazancının sonuçlarını çekmesin diye bu (Kuran’la) hatırlat.
Onun TANRI’nın yanında bir Sahibi ve Efendisi yoktur, bir
şefaatçisi de yoktur. Eğer o, her çeşit fidyeyi sunabilseydi yine de kabul
edilmezdi. Onlar kazandıkları kötü işlerin sonuçlarını çekerler; inkârlarından
ötürü cehennem içeceklerini ve acı veren bir azabı üzerlerine çektiler.
[6:71] De ki, “TANRI’nın
yanında, bize hiçbir fayda sağlama yahut zarar verme gücüne sahip olmayan
şeylere mi yalvaralım ve TANRI bize rehberlik
ettikten sonra topuklarımızın üzerinde gerisin geriye mi dönelim? Bu durumda,
arkadaşları ‘Bizimle beraber doğru yol üzerinde kalın’ diyerek onları
kurtarmaya çalışırken, şeytanlar tarafından etkilenen ve kafaları tamamen
karışık hale getirilen kimselere katılırız.’’ De ki, “TANRI’nın
rehberliği doğru rehberliktir. Biz kâinatın Rabbine teslim olmakla emrolunduk.
[6:72] “Ve İletişim Dualarını (Namazı) yerine
getirmekle ve O’na derin saygı duymakla da—O’dur (hesap vermek için) huzurunda toplanacağınız
Kişi.”
[6:73] O’dur gökleri ve yeri gerçek olarak yaratan. Ne
zaman “Ol” derse, o olur. O’nun sözü mutlak gerçektir. Boruya üflendiği gün tüm
egemenlik O’na aittir. Tüm gizlenenleri ve açığa vurulanları Bilendir, O, En
Bilge Olandır, Haberdardır.
İbrahim Puta Tapanlarla Tartışıyor
[6:74] Hani İbrahim babası Azer’e demişti ki, “Heykellere
tanrı olarak nasıl tapınabilirsin? Görüyorum ki, sen ve halkın uzak bir
sapıklıktasınız.”
[6:75] Biz İbrahim’e göklerin ve yerin harikalarını gösterdik ve onu kesinlik ile nimetlendirdik:
[6:76] Gece çöktüğünde parlayan bir gezegen gördü. “Belki benim Rabbim budur” dedi. O kaybolduğunda, “Ben kaybolan (tanrıları) sevmem” dedi.
[6:77] Ay’ın yükseldiğini gördüğünde “Belki de bu benim Rabbimdir!” dedi. O da kaybolunca, “Rabbim bana rehberlik etmediği sürece ben sapmışlarla birlikte olacağım” dedi.
[6:78] Güneş’in doğuşunu gördüğünde “Benim Rabbim bu olmalı. En büyüğü bu” dedi. Fakat battığında dedi ki “Ey halkım! Ben sizin putperestliğinizi kınıyorum.
[6:79] “Ben kendimi mutlak bir şekilde gökleri ve yeri Başlatana adadım; ben asla bir puta tapan olmayacağım.”
[6:80] Halkı onunla tartıştı. Dedi ki “O bana rehberlik ettikten sonra benimle TANRI hakkında mı tartışıyorsunuz? Ben oluşturduğunuz putlardan korkmam. Rabbim irade etmedikçe benim başıma hiçbir şey gelemez. Rabbimin bilgisi her şeyi kuşatmıştır. Dikkate almaz mısınız?
[6:81] “Putlarınızdan neden korkmalıymışım ki? Size yardım etmeleri için TANRI yerine bütünüyle güçsüz putlara tapındığınızdan beri korkması gerekenler sizlersiniz. Hangi taraf güvende olmaya daha layıktır, eğer biliyorsanız?”
İmanlılar için Mükemmel Güvenlik
[6:82] İman edenler ve imanlarını puta tapmakla kirletmeyenler mükemmel güvenliği hak ettiler ve onlar gerçekten rehberlik edildiler.
[6:83] İşte böyleydi İbrahim’i
halkına karşı desteklediğimiz argümanımız. Biz kimi irade edersek onu daha üst
derecelere yükseltiriz. Senin Rabbin En Bilge Olandır, Her Şeyi Bilendir.
[6:84] Ve biz ona İshak’ı ve Yakup’u bahşettik ve her
ikisine de rehberlik ettik. Benzer şekilde ondan önce Nuh’a da rehberlik
etmiştik ve onun soyundan Davut’a, Süleyman’a, Eyüp’e, Yusuf’a, Musa’ya ve
Harun’a da (rehberlik ettik). Biz doğruları işte böyle
ödüllendiririz.
[6:85] Zekeriya’ya, Yahya’ya, İsa’ya ve İlyas’a da; hepsi de doğru kimselerdi.
[6:86] Ve İsmail’e, Elişa’ya, Yunus’a ve Lut’a da; bunların her birini tüm insanlar üzerine seçip ayırdık.
[6:87] Onların atalarından, soylarından ve kardeşlerinden birçoğunu seçtik ve onlara dosdoğru bir yolda rehberlik ettik.
[6:88] İşte böyledir TANRI’nın rehberliği, ki kullarından kimi seçerse ona bununla rehberlik eder. Onlardan herhangi birisi putperestliğe düşmüş olsaydı, onların işleri boşa çıkardı.
[6:89] Onlar, kendilerine kutsal
yazı, bilgelik ve peygamberlik verdiğimiz kimselerdi. Eğer bu insanlar inkâr
ederse, onların yerlerine başkalarını getiririz ve bu yeni insanlar inkârcı
olmayacaklardır.
[6:90] Bunlar, TANRI tarafından rehberlik edilen kimselerdir; sen de onların adımlarına yönlendirileceksin. De ki, “Sizden herhangi bir ücret istemiyorum. Bu ancak, tüm insanlar için bir mesajdır.”
Tanrı’nın Dünya’ya Mesajı
[6:91] TANRI’ya asla değer verilmesi gerektiği
gibi değer vermediler. Nitekim “TANRI herhangi bir insana
herhangi bir şey vahyetmez” dediler. De ki, “O halde Musa’nın insanlar için
ışık ve rehberlikle getirdiği kutsal yazıyı kim vahyetti?” Onun birçoğunu
gizlediğiniz halde, duyurmak için onu kâğıda döküyordunuz. Size daha önce hiç
bilmedikleriniz öğretildi—size de atalarınıza da. “TANRI’dır
(onu vahyeden)” de, ardından bırak onları gafletlerinde oynaya dursunlar.
[6:92] Bu da en önemli topluluğu* ve etrafındaki herkesi uyarabilmen için önceki kutsal yazıları doğrulayıcı olarak vahyettiğimiz bereketli bir kutsal yazıdır. Ahirete iman edenler bu (kutsal yazıya) da iman edecek ve İletişim Dualarını (Namazı) yerine getireceklerdir.
Sahte Elçiler Kınandı
[6:93] Yalanlar uydurup onları TANRI’ya
atfedenden veya kendisine böyle bir vahiy verilmemişken “Ben ilahi vahiy aldım”
diyenden veya “Ben TANRI’nın vahiylerinin aynısını yazabilirim”
diyenden daha fena kimdir? Keşke o haddi aşanları ölüm anında görebilseydin!
Melekler şöyle söyleyerek ellerini onlara uzatırlar: “Bırakın
ruhlarınızı. TANRI hakkında gerçek olmayan şeyler söylediğiniz
ve O’nun vahiylerini kabul etmeyecek kadar kibirli olduğunuz için bugün utanç
verici bir azabı üzerinize çektiniz.
[6:94] “Sizi yarattığımız ilk andaki gibi bize birey olarak döndünüz ve size verdiklerimizi de arkanızda bıraktınız. Putlaştırdığınız ve size yardım edeceklerini iddia ettiğiniz şefaatçileri de sizinle birlikte görmüyoruz. Aranızdaki tüm bağlar kopmuş; oluşturduğunuz putlar sizi terk etmiştir.”
Tanrı’nın Büyüklüğü
[6:95] TANRI’dır
danenin ve çekirdeğin çatlayıp filizlenmesini sağlayan. O, ölüden diriyi çıkarır
ve diriden de ölüyü. İşte böyledir TANRI; nasıl
sapabiliyorsunuz!
[6:96] O, şafak söktüğünde sabahın ortaya
çıkmasını sağlar. O, geceyi sakin kıldı, hizmet etmeleri için Güneş’i ve Ay’ı
hesaplama araçları haline getirdi. İşte böyledir Kudretli Olan'ın, Her Şeyi
Bilen'in tasarımı.
[6:97] Ve O’dur karanlık esnasında
karada ve denizde size yol göstersin diye yıldızları yapan. Biz bilen insanlar
için vahiylerimizi bu şekilde açıklığa kavuştururuz.
[6:98] O sizi tek kişiden başlattı, sizin yolunuza ve aynı zamanda son kaderinize karar verdi. Biz anlayan insanlar için vahiyleri bu şekilde açıklığa kavuştururuz.
[6:99] O’dur gökten kendisiyle her
türlü bitkiyi bitirdiğimiz suyu indiren. Biz yeşil maddeden çok sayıda kompleks
çekirdekler, salkım salkım hurma ağaçları ve üzüm bahçeleri, zeytinler ve nar
üretiriz; birbirine benzeyen ancak farklı meyveler. Onlar büyürken ve
olgunlaşırken meyvelerine dikkat edin. Bunlar, iman eden insanlar için
işaretlerdir.
[6:100] Yine de TANRI’nın
yanına cinlerden putlar yerleştirirler, onları da yaratan O olduğu halde. Hatta
onlar hiçbir bilgileri olmadan O’na oğullar ve kızlar isnat ederler. O’na
yücelik olsun. O, Yüceler Yücesidir, onların iddialarının çok ötesindedir.
[6:101] Gökleri ve yeri Başlatan. O’nun asla bir eşi olmadığı halde nasıl bir oğlu olabilir? Her şeyi O yarattı ve O, her şeyin tamamen farkındadır.
Tanrı
[6:102] İşte böyledir Rabbiniz TANRI, her şeyin
Yaratıcısı olan O’ndan başka tanrı yoktur. Yalnızca O’na tapın. Her şeyi O
kontrol eder.
[6:103] Hiçbir bakış O’nu
kuşatamaz, fakat O tüm bakışları kuşatır. O Şefkatlidir, Haberdardır.
[6:104] Size Rabbinizden
aydınlanmalar geldi. Görebilenlere gelince, onlar kendi iyilikleri için
görürler ve görmezden gelenler ise bunu kendi zararlarına yaparlar. Ben sizin
bekçiniz değilim.
[6:105] Biz vahiylerimizi, senin bilgi aldığını ispatlamak ve onları bilen insanlara açıklığa kavuşturmak için işte bu şekilde açıklarız.
[6:106] Rabbinden sana vahyedileni takip et, O’ndan başka tanrı yoktur; puta tapanlara aldırış etme.
[6:107] TANRI irade etmiş olsaydı onlar putlara tapmazlardı. Biz seni onlara bekçi olarak tayin etmedik, sen onların avukatı da değilsin.
[6:108] TANRI’nın yanına yerleştirdikleri putlara sövmeyin ki, onlar da cehaletten
ötürü küfre girip TANRI’ya sövmesinler. Biz her grubun işlerini
kendi gözlerinde süsledik. Sonunda onlar Rablerine dönerler, sonra da O, yapmış
oldukları her şeyi onlara bildirir.
[6:109] TANRI’ya ciddiyetle yemin ettiler, eğer kendilerine bir mucize gelseymiş
mutlaka iman ederlermiş. De ki, “Mucizeler sadece TANRI’dan
gelir.” Hepinizin bildiği üzere, eğer onlara bir mucize gelseydi, inkâr etmeye
devam ederlerdi.
[6:110] Biz onların zihinlerini ve kalplerini kontrol ederiz. Nitekim onların kararı inkâr etmek olduğu için, onları taşkınlıkları içinde bocalar durumda bırakırız.
Kendi Kararlarının Bir Sonucu
[6:111] Onlara melekleri indirseydik bile; hatta kendileriyle ölüler konuşsaydı; hatta her mucizeyi önlerinde toplasaydık bile; TANRI irade etmedikçe onlar iman edemezler. Doğrusu onların çoğu cahildir.
Hadis ve Sünnet:
Peygamber Düşmanlarının Uydurmaları
[6:112] Biz her peygamberin düşmanlarına—insan ve cin
şeytanlarına—aldatmak için birbirlerine süslü sözler vahyetmelerine müsaade
ettik. Rabbin irade etmiş olsaydı onlar bunu yapamazlardı. Onlara ve
uydurmalarına aldırış etme.
Önemli Kriter
[6:113] Bu, Ahirete iman etmeyenlerin zihinlerinin bu tür
uydurmaları dinlemesine ve onları kabul etmesine izin vermek ve böylelikle
onların gerçek inançlarını ortaya çıkarmak içindir.*
Kuran: Tamamen Detaylı*
[6:114] Size bu kitabı tamamen detaylı olarak vahyetmişken, yasa kaynağı olarak TANRI’dan başkasını mı arayayım?* Kutsal yazı almış olanlar onun gerçek olarak Rabbinden vahyedildiğini bilirler. Hiçbir şüpheye kapılma.
[6:115] Rabbinin kelamı doğruluk ve adalet bakımından tamdır.* Hiçbir şey O’nun kelimelerini yürürlükten kaldıramaz. O İşitendir, Her Şeyi Bilendir.
[6:116] Yeryüzündeki insanların çoğunluğuna uyarsanız sizi TANRI’nın yolundan saptırırlar. Onlar sadece zanna uyarlar; onlar sadece tahminde bulunurlar.
[6:117] Senin Rabbin Kendi yolundan sapanların tamamen farkındadır ve O, rehberlik edilenlerin de tamamen farkındadır.
[6:118] Eğer O’nun vahiylerine gerçekten iman ediyorsanız,
üzerine TANRI’nın adı söylenmiş olandan yiyin.
Tanrı’yı Hatırlama Şansı:
Yemeden Önce Tanrı’nın Adını Zikredin
[6:119] Neden üzerine TANRI’nın adı zikredilmiş
olandan yemeyesiniz ki? O, mecbur kalmadığınız sürece size haram kılınanları
sizin için detaylandırdı. Gerçekten de birçok insan bilgisizce, kendi kişisel
görüşleriyle başkalarını saptırır. Senin Rabbin haddi aşanların tamamen
farkındadır.
[6:120] Günahların açığından da gizli olanından da sakının. Günah kazananlar, kesinlikle taşkınlıklarının bedelini ödeyeceklerdir.
[6:121] Üzerine TANRI’nın
adı zikredilmemiş olandan yemeyin, çünkü o bir iğrençliktir. Şeytanlar
müttefiklerine sizinle tartışmayı vahyeder; eğer onlara uyarsanız siz de puta
tapanlardan olursunuz.*
[6:122] Ölmüş olup kendisine hayat
bahşettiğimiz ve kendisine insanlar arasında hareket edebilmesi için ışık
sağladığımız kişi, asla çıkamayacağı zifiri karanlıkta olan kişiye eşit midir?
İnkârcıların işleri kendi gözlerinde böyle süslenmiştir.
[6:123] Biz her topluluğun önde gelen suçlularına, komplo kurup plan yapmaları için izin veririz. Ancak onlar farkında olmadan sadece kendi ruhlarına karşı komplo kurup plan yaparlar.
Tanrı’nın Hikmetini Sorgulamak*
[6:124] Kendilerine güçlü bir kanıt geldiğinde, “TANRI’nın elçilerine verilen bize verilmediği sürece iman etmeyeceğiz!” derler. TANRI, mesajını iletmesi için kimin en uygun kişi olduğunu kesin olarak bilir.* Bu gibi suçlular, TANRI katında aşağılanmaya ve hileli tuzaklarının bir sonucu olarak korkunç bir azaba maruz kalacaklardır.
Kuranî Bilgi İnsanlığın Katettiği Mesafenin Çok İlerisinde*
[6:125] TANRI kime rehberlik etmeyi irade ederse, onun göğsünü Teslimiyet’e açık hale getirir. Ve O kimi saptırmayı irade ederse, onun göğsünü de tıpkı göğe doğru tırmanan kimse gibi daralmış ve sıkışmış kılar.* TANRI böylelikle, imanı reddedenlerin üzerine bir lanet yerleştirir.
[6:126] Bu, Rabbine olan dosdoğru yoldur. Biz dikkate alan insanlar için vahiyleri açıkladık.
[6:127] Onlar Rableri katındaki esenlik
yurdunu hak ettiler; onların Sahibi ve Efendisi O’dur, yaptıklarına karşılık
bir ödül olarak.
[6:128] Gün gelecek, onların
hepsini toplayıp (şöyle söyleyecek): “Ey cinler! Çok sayıda insan
üzerinde hak iddia ettiniz.” Onların insan yoldaşları diyecekler ki “Rabbimiz!
Bize biçtiğin ömrü boş yere tüketinceye dek birbirimizin yoldaşlığından keyif
aldık.” O da, “Cehennemdir sizin kaderiniz” diyecek. Onlar TANRI’nın
iradesine uygun olarak orada sonsuza dek kalacaklardır. Senin Rabbin Bilgedir,
Her Şeyi Bilendir.
[6:129] Böylece biz, taşkınlıklarına
bir ceza olarak, kötüleri birbirlerinin yoldaşı olacak şekilde eşleştiririz.
[6:130] Ey cinler ve insanlar! Size
vahiylerimi aktaran ve sizi bugünkü buluşma ile ilgili uyaran aranızdan elçiler
almadınız mı? Onlar da “Biz kendi aleyhimize tanıklık ediyoruz” diyecekler.
Kafaları sürekli ve tamamen dünya hayatıyla meşguldü ve inkârcı olduklarına
dair kendi aleyhlerine şahitlik edecekler.
[6:131] Bu, halkı habersizken Rabbinin herhangi bir topluluğu asla haksız yere yok etmediğini göstermek içindir.
[6:132] Herkes, yaptığı işler ile
orantılı bir derece elde edecektir. Senin Rabbin onların yaptıklarından asla
habersiz değildir.
[6:133] Senin Rabbin Zengindir; tüm rahmetin sahibidir. Eğer irade ederse sizi kaldırabilir ve yerinize kimi irade ederse onu getirebilir, tıpkı sizi de diğer insanların soyundan var ettiği gibi.
[6:134] Size vaat edilen yerine
gelecektir ve siz ondan asla kaçamayacaksınız.
[6:135] De ki, “Ey halkım! Elinizden geleni yapın, ben de yapacağım. Nihai galiplerin kimler olduğunu mutlaka öğreneceksiniz.” Şüphesiz, kötüler asla başaramayacaklar.
Tanrı’nın Rızıklarını Suistimal Etmek
[6:136] Hatta kendi iddialarına göre “Bu pay TANRI’ya
aittir” “ve bu pay putlarımıza aittir” diyerek TANRI’nın ekin ve
çiftlik hayvanı rızıklarından bir pay bile ayırırlar. Bununla birlikte, putları
için ayrılan asla TANRI’ya ulaşmadı, oysa TANRI için
ayırdıkları pay daima putlarına gitti. Verdikleri hüküm gerçekten de berbat!
[6:137] Böylece puta tapanlar,
kendi evlatlarını öldürecek kadar putları tarafından aldatıldılar.* Gerçek
şu ki putları onlara büyük acılar verir ve kendileri için dinlerini
karmakarışık hale getirir. TANRI irade etmiş olsaydı
onlar bunu yapamazlardı. Onlara ve uydurmalarına aldırış etme.
Dini Bidatler Kınandı
[6:138] Dediler ki “Bunlar haram kılınmış çiftlik
hayvanları ve ekinlerdir; izin verdiklerimiz dışında onları kimse yemesin,”
böyle iddia ettiler. Ayrıca, belli çiftlik hayvanlarına binmeyi de haram
kıldılar. Hatta yedikleri çiftlik hayvanlarını kurban ederken asla TANRI’nın
adını söylemediler. İşte bunlar O’na atfedilen bidatlerdir. O, bidatlerinden
ötürü onları kesinlikle cezalandıracaktır.
[6:139] Bir de dediler ki, “Bu çiftlik hayvanlarının
karınlarındakiler sadece aramızdaki erkeklere mahsustur ve eşlerimize haram
kılınmıştır.” Fakat eğer o ölü doğumsa, eşlerinin oradan pay almalarına izin
verirlerdi. O, bidatlerinden ötürü onları kesinlikle cezalandıracaktır. O, En
Bilge Olandır, Her Şeyi Bilendir.
[6:140] Gerçekten kaybedenler,
bilgisizliklerinden ötürü evlatlarını aptalca öldüren, TANRI’nın
kendilerine sağladığı rızıkları haram kılan ve TANRI’ya
atfedilen bidatleri takip edenlerdir. Onlar sapmışlardır; onlar rehberlik
edilmemektedirler.
Zekât “Hasat Gününde” Verilmelidir*
[6:141] O’dur çardaklı ve çardaksız bahçeleri, hurma
ağaçlarını, tatları farklı olan ekinleri, zeytinleri ve narı—birbirine benzeyen
ancak farklı meyveleri Oluşturan. Onların meyvelerinden yiyin, ödenmesi gereken
zekâtını hasat gününde* verin ve hiçbir şeyi israf etmeyin. O,
müsrifleri sevmez.
[6:142] Bazı çiftlik hayvanları,
sizin taşımacılık ve aynı zamanda yatak malzemeleri ihtiyacınızı
karşılar. TANRI’nın size sağladığı rızıklardan yiyin ve
Şeytan’ın adımlarını takip etmeyin; o sizin en azılı düşmanınızdır.
İcat Edilen Beslenme Yasakları Kınandı
[6:143] Sekiz tür çiftlik hayvanı: İki tür koyun ve iki tür
keçi ile ilgili olarak de ki, “O, iki erkeği mi haram kıldı yoksa iki dişiyi mi
yahut iki dişinin rahimlerindekini mi? Eğer doğru sözlü iseniz bildiğinizi bana
söyleyin.”
[6:144] İki tür deve ve iki tür sığır ile ilgili olarak de ki,
“O, iki erkeği mi haram kıldı yoksa iki dişiyi mi yahut iki dişinin
rahimlerindekini mi? TANRI sizin için bu haramları hükme
bağladığında siz şahitler miydiniz? Böyle yalanlar icat edip onları TANRI’ya
atfedenden daha fena kimdir? Onlar böylelikle bilgileri olmadan insanları
saptırırlar. TANRI böyle kötü insanlara rehberlik etmez.”
Tek Beslenme Haramı*
[6:145] De ki, “Bana verilen vahiylerde, hiçbir yiyen için
şunlar dışında haram kılınmış hiçbir yiyecek bulamıyorum: (1) leş, (2) akan
kan, (3) domuzun eti,* çünkü o pistir ve (4) küfürle
TANRI’dan başkasına adanmış hayvanların eti.” Eğer bir kişi kasıtlı veya
kötü niyetli olmaksızın (bunları yemeye) mecbur kalırsa, o
zaman senin Rabbin Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.
Dipnot
[6:146] Yahudilere, bölünmemiş toynaklı hayvanları haram
kıldık; sığır ve koyunun yağını haram kıldık, sırtlarında bulunan veya
bağırsaklarındaki veya kemiklerle karışmış olan hariç. Bu, azgınlıklarına
karşılık bir cezaydı ve biz doğru sözlüyüz.
[6:147] Eğer seni inkâr ederlerse o zaman de ki, “Rabbiniz
sonsuz rahmet sahibidir, fakat suçlu halklar için O’nun azabı kaçınılmazdır.”
[6:148] Puta tapanlar derler ki, “TANRI irade
etmiş olsaydı ne biz putperestlik yapardık ne de atalarımız, hiçbir şeyi de
haram kılmazdık.” Onlardan öncekiler de azabımızı üzerlerine çekinceye dek aynı
şekilde inkâr ettiler. De ki, “Bize gösterebileceğiniz ispat edilmiş herhangi
bir bilginiz var mı? Siz zandan başka bir şeye uymuyorsunuz; siz sadece
tahminde bulunuyorsunuz.”
En Güçlü Argüman*
[6:149] De ki, “TANRI en güçlü argümana sahiptir; eğer irade ederse hepinize rehberlik edebilir.”
[6:150] De ki, “TANRI’nın
bunu veya şunu haram kılmış olduğuna tanıklık edecek şahitlerinizi getirin.”
Eğer onlar tanıklık ederlerse sen onlarla birlikte tanıklık etme. Vahiylerimizi
reddedenlerin, Ahireti inkâr edenlerin ve Rablerinden sapanların fikirlerini
takip de etme.
Ana Buyruklar
[6:151] De ki, “Gelin size Rabbinizin size gerçekten neyi
haram kıldığını söyleyeyim: O’nun yanına putlar yerleştirmeyeceksiniz.
Ana-babanıza hürmet göstereceksiniz. Yoksulluk korkusu ile çocuklarınızı
öldürmeyeceksiniz—sizin rızkınızı da onların rızkını da biz sağlarız. Açıktan
veya gizlice, büyük günahları işlemeyeceksiniz. Adaletin olağan seyri hariç
öldürmeyeceksiniz—TANRI yaşamı kutsal kıldı. Bunlar O’nun size
buyruklarıdır ki anlayasınız.
İlave Buyruklar
[6:152] Onlar olgunluk çağına ulaşıncaya dek en doğru
yöntemin dışında yetimlerin paralarına dokunmayacaksınız. Ticaret yaptığınızda
adil bir şekilde, tam ağırlığında ve eksiksiz vereceksiniz. Biz hiçbir ruha
imkânlarının üstünde yük yüklemeyiz. Yakınlarınızın aleyhinde bile olsa,
şahitlik yaparken kesinlikle adil olacaksınız. TANRI ile olan
antlaşmanızı yerine getireceksiniz. Bunlar O’nun size buyruklarıdır ki dikkate
alasınız.
[6:153] Bu Benim yolumdur—dosdoğru olan. Onu takip edin, başka yolları takip etmeyin, yoksa onlar sizi O’nun yolundan saptırırlar. Bunlar O’nun size buyruklarıdır ki kurtarılasınız.
[6:154] Ve biz Musa’ya, en iyi
buyruklarla tamamlanmış, her şeyi detaylandıran, bir rehber ve rahmet olan
kutsal yazıyı verdik ki, Rableri ile buluşacaklarına iman etsinler.
[6:155] Bu da vahyettiğimiz bereketli bir kutsal yazıdır; onu takip edip doğru bir hayat sürün ki rahmete erişesiniz.
[6:156] Artık siz, “Kutsal yazı bizden önceki iki gruba indirildi ve biz onların öğretilerinden habersizdik” diyemezsiniz.
Matematik: Nihai Kanıt*
[6:157] Şunu da diyemezsiniz: “Keşke bize de bir kutsal
yazı gelebilmiş olsaydı, biz onlardan daha iyi rehberlik edilirdik.” Artık
Rabbinizden size kanıtlanmış bir kutsal yazı, bir yol gösterici ve bir rahmet
geldi. Artık, TANRI’dan gelen bu kanıtları reddeden ve onlardan yüz
çevirenden daha fena kimdir? Kanıtlarımızdan yüz çevirenleri, pervasızlıkları
için azabın en kötüsüne mahkûm edeceğiz.
Testin Gereklilikleri
[6:158] Onlar kendilerine meleklerin veya Rabbinin yahut Rabbinin bazı fiziksel tezahürlerinin gelmesini mi bekliyorlar? Bunun gerçekleştiği gün hiçbir ruh, eğer bundan önce iman etmediyse veya doğru bir hayat sürerek imanın faydalarını elde etmediyse, iman etmekten fayda sağlamayacaktır.* De ki, “Beklemeye devam edin; biz de beklemekteyiz.”
Dini Mezhepler Kınandı
[6:159] Kendilerini mezheplere bölenler senden değildir. Onların yargısı TANRI’ya kalmıştır, sonra O onlara yapmış oldukları her şeyi bildirecektir.
[6:160] Kim doğru bir iş yaparsa on tane için ödül alır ve bir günah işleyen kişi ise sadece bir tane için cezalandırılır. Hiç kimse en ufak bir haksızlığa maruz kalmaz.
[6:161] De ki, “Rabbim bana dosdoğru bir yolda rehberlik etti—İbrahim’in mükemmel dini, tek tanrıcılık. O hiçbir zaman bir puta tapan olmadı.”
[6:162] De ki, “İletişim
Dualarım (Namazım), ibadet uygulamalarım, hayatım ve ölümüm;
hepsi mutlak bir şekilde yalnızca kâinatın Rabbi
olan TANRI’ya adanmıştır.
[6:163] “O’nun ortağı yoktur. İşte
iman etmekle emrolunduğum şey budur ve teslim olacak ilk benim.”
[6:164] De ki, “O, her şeyin Rabbi iken, rab olarak TANRI’dan başkasını mı arayayım? Hiçbir ruh kendi işleri hariç fayda görmez ve hiç kimse başkasının yükünü yüklenmez. Sonunda Rabbinize dönersiniz, sonra da O, tüm anlaşmazlıklarınız hakkında sizi bilgilendirir.”
[6:165] O’dur sizi yeryüzünün
vârisleri Yapan ve O, size vermiş olduğu şeylere göre sizi test etmek için
bazılarınızı derece olarak diğerlerinin üstüne çıkardı. Şüphesiz, senin Rabbin
ceza uygulamada etkili olandır ve O Bağışlayıcıdır, En Merhametli Olandır.